Elektrik fiyatı neden pahalı diye merak ediyor musunuz

Başlıktaki bu soruyu sorduğunuzda enerjiyle ilgili bütün yetkililerin ve hükümetin verdiği cevap belli: Efendim enerji üretiminde kullandığımız bütün hammaddelerin fiyatı arttı, o yüzden elektrik fiyatı da arttı.İbrahim Kahveci daha dün benzin-mazot fiyatları bağlamında yazmıştı, aynı şey elektrik ve doğal gaz fiyatları için de geçerli; elektrik üretiminde kullanılan ithal ve yerli kömür fiyatlarında da geçerli: Esas etki Türk lirasının aşırı değer kaybından, yani doların yükselmesinden geliyor.Üreticilerin satış fiyatlarına baktığımızda bu maliyet artışının izini görüyoruz. 1-31 Ocak 2022'de EPİAŞ'da elektriğin MWh ortalama "Piyasa Takas Fiyatı" (PTF) 1,177 lira 99 kuruş olmuş; oysa içinde bulunduğumuz Mart ayının ilk 9 günün ortalama fiyatı 1,600 lira 99 kuruşa yükselmiş bile. Çünkü hem kömürün ve doğal gazın fiyatı arttı, hem dolar arttı.Enerji Bakanlığı ortalama fiyatlardaki bu artışı düşürmek için devreye girdi. Geçen gün yazdım, elektriği yüksek fiyata mal edip yüksek fiyata satanlar için bir "destekleme" mekanizması kurulacak; elektriği ucuza üretenlerden para alınıp pahalı üretenlere verilecek. Amaç bu ortalama fiyatı düşürmek.Geçmişte devlet bu fiyat düşürme işini kendi elindeki santrallardan piyasaya ucuz elektrik vererek yapardı. Ama hem devletin elindeki üretim gücü zaman içinde giderek azaldı hem de bunların fiyatları sıfırlansa bile ortalama fiyatı yeterince düşüremiyorlar. (EÜAŞ geçenlerde açıkladı, piyasaya ve doğrudan dağıtım şirketlerine inanılmaz bir fiyattan, 32 kuruştan elektrik vereceklerdi.)Sorunumuz doların fiyatının hızla artmasından ve bunun da otomatik olarak bir yandan başka her şeyin fiyatını arttırırken bir yandan da yarattığı enflasyonla sizin benim alım gücümüzü düşürmesinden kaynaklanıyor. Daha önce yazmıştım, bundan birkaç yıl önce biz dolar olarak elektriğe aslında bugünkü zamlı fiyattan bile daha fazla bedel öderdik ama bu bizim dikkatimizi bugünkü gibi çekmezdi; çünkü elimizdeki paranın alım gücü çok daha yüksekti.Alım gücümüzdeki bu dramatik düşüş bizi elektrik piyasasını didik didik incelemeye yöneltti.Görüyorsunuz devlet sineğin bile yağını çıkartmaya çalışıyor, elektriği daha ucuza maleden rüzgar santrallarının kazandığı paraya el koyup bu parayı termik santral şirketlerine aktaracak hukuka ve girişim özgürlüğüne aykırı bir yasa çıkarabiliyor.Ancak aynı devlet bir yandan da bazı üreticilere verdiği yüksek bedelli alım garantileriyle elektrik piyasasındaki haksızlıkları daha da arttırıyor.Çok çarpıcı bir örneğim var: Afşin Elbistan A Termik Santralı.Bu santral, 1975'te yapımına başlanıp 80'lerde ancak tamamlanabilmiş, geçmişte Turgut Özal tarafından yüksek enflasyonun ana sebeplerinden biri olmakla eleştirilmiş, bir "siyasi inat" santralı.1994'te Tansu Çiller hükümeti tarafından "işletme hakkı devri" yöntemiyle özelleştirilmek istendi. Bir şirketle de sözleşme imzalandı. Ama o zamanki bürokratlar imzalanan sözleşmeye itiraz etti, konu Danıştay'a yansıdı, derken bu özelleştirme