Bugünkü siyasetimizde, maalesef milletimize doğrular söylenmiyor. Tam aksi, milleti aldatan konuşmalar yapıldığını görüyor ve dinliyoruz.

Hz. Ali buyuruyor ki: "İnsanları aldatan, onlara düzen kuran, onları kandıran kimse (kim olursa olsun) bizden değildir. Şüphesiz o (onlar) lanetlenmiş bir melundur." Onların peşinde koşanlar, onları destekleyenler de zalimdir.

Zira bir kişide doğruyu kabullenecek ahlak yoksa o kişi (kişiler) her türlü rezilliğe müsait hale gelmiş demektir.

Unutmamak gerekir ki, insanlar Kaf Dağı kadar yüksek olsalar da kefene sığacak kadar küçüktür. Hemen net olarak belirtelim ki; her fiilin bir hesabı vardır. Üzdüğün kadar sen de üzülürsün.

Çünkü son duşun gasilhanede, son evin toprağın altında, son aracın cenaze arabası, son giyeceğin de kefenin olacak. Dünyada elde ettiğin her şey, elinden gidecektir. Kasırların, konakların, külliyelerin, villaların insanoğluna asla faydası dokunmayacaktır.

Hemen belirtelim ki, evinizin, konağınızın büyüklüğü, banka hesabınızın şişkinliği, arabanızın, yatınızın, uçağınızın modeli ne olursa olsun, cümle insanların kabri aynı büyüklükte olacaktır. Bunun aksini düşünmek akıl tutulmasıdır. Ülkelerini talan edenlerin, helalden uzaklaşanların vay haline…

Nemrut'a sormuşlar: "Neden bu kadar zalim oldun" Cevaben, "Hiç kimse yaptığım zulümlere karşı sesini çıkarmadı da ondan" demiş. Çünkü kötü olanlar kendilerine tahammül edildikçe daha çok azar, böylece eziyetlerine devam ederler.

Bugünün Nemrutları yok değildir. Ekonomide, siyasette, sosyal yapılanmada bunların izlerine rastlanmaktadır. Onun için "Dediğim dedik, çaldığım düdük" anlayışı, maalesef devam etmektedir. Bundan dolayı siyaset kaos oluşturmuş, itişmeler, didişmeler tavan yapmış durumdadır.

Hemen ifade edelim ki, kul hakkı yiyerek namaz kılanlardan, hacca gidenlerden, sonra da pis ağızlarıyla 'elhamdülillah' diyenlerden Allah milletimizi korusun. Çünkü bu gibiler mürai ve münafıktır.

"Doğrusu münafıklar Allah'ı aldatmaya çalışırlar. Oysa Allah onlara aldatmanın ne olduğunu gösterecektir. (Münafıklar) namaza tembel tembel kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar, ne müminlerle ne de kâfirlerle olurlar. (İmanla küfür arasında tereddüt edip) ikisi arasında bocalayarak Allah'ı pek az anarlar." (Nisâ/142-143)

Onun için Hz. Ömer, "Münafıkların cenaze namazını kılmayınız" buyurmaktadır. Çünkü münafıklar kendilerini beğenir, başkalarını hakir görür.