Mesele teğmenleri sahiplenmek veya kreşçilik değil

Siyasi muhalefetin de bir seviyesi, kalitesi olması lazım değil mi Yani yapıcı muhalefet için plan-program ve vizyon lazım!.. Ama CHP'nin üslubuna bakılırsa, işler kesat. Ya karalama veyahut 'yerimdar' teranesi!

Huylu huyundan vazgeçmiyor CHP'de ne kadar yönetimler değişse de o malum politik çizgi değişmiyor. Hırçın ve yıkıcı muhalefet!.. Vesayet odaklarına yaslanma. İcabında zinde kuvvetlerle iş tutma, ordu üzerinden siyaset yapma ve imkân olursa onun üzerinden bir nevi iktidar devşirme vs. vs... Yaklaşık üç aydan beri, yeni mezun olan teğmenlerin korsan"antiçme" eylemi üzerinden iktidara yüklenmeye çalışıyor Buradan bir politik hamle yapma hesabında olduğu intibaını veriyor. Geleceğe dönük vaatlerle birilerinin gönlünü kazanmaya çalışıyor veyahut o yoldan farklı bir sonuca ulaşma hesabı yapıyor. Genç teğmenler meselesi, Türkiye'nin son yüz elli yıllık tarihinde, çok dramatik sonuçlara sebebiyet vermiştir 1876'da Harbiye Kumandanı Süleyman Paşa, Harp Okulu talebelerini kandırarak ve kullanarak, Sultan Abdülaziz Han'ı tahttan indirip dört gün sonra da katlettirmişti. Tabii Süleyman Paşa'nın arkasında dönemin Erkân-ı Harbiye Reisi Hüseyin Avni Paşa, Mütercim Rüştü Paşa ve Mithat Paşa gibi cuntacılar vardı 27 Mayıs 1960 Darbesi öncesinde ve sırasında, Harp Okulu öğrencileri bir hayli sürecin içine sokulmuştur. Eski Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun'u, evinden küstahça tekme tokatlarla sürükleyip götürenler o günkü Harbiyelilerdi."Harbiyeli aldanmaz"sloganını atmakla aldanmanın önüne geçilmiyor Talat Aydemir'in her iki kalkışmasında da Harp Okulu öğrencileri fena hâlde alet edilmiştir. Sonuncusunda bin dört yüz elli küsur talebe okuldan ihraç edildiği için istikballeri heba olmuştur. Son olarak 15 Temmuz 2016'daki ihanet kalkışmasında da, Harp Okullarındaki öğrencilerin nasıl gırtlağına kadar suça bulaştırıldığını müşahede ettik

Demek ki, genç teğmenlerin heves ve heyecanı gibi bir kılıfa sokulmak istenen organize eylemin önünü arkasını, altını üstünü pek dikkatli biçimde tetkik etmek gerekiyor. Özgür Özel'in"Genç teğmenlere sahip çıkacağız, iktidara geldiğimizde onları geri alacağız vs."hamasi sözleri gerçeklere hizmet etmiyor Özel ve ekibi, bu konuya farklı pencereden bakabilir. Ancak kazın ayağı öyle değil!MillîSavunma Bakanlığı peş peşe açıklamalar yaptı ve dedi ki:"Mesele yürürlükten kaldırılmış olan bir metnin okunması veya Mustafa Kemal'in askerleriyiz (CHP en çok bu noktayı istismar ediyor) sloganının atılması değil Mesele disiplinsizliktir. Alt-üst ilişkilerinin, askerî hiyerarşinin bozulmuş olmasıdır. Disiplin askerliğin özüdür. Disiplinden taviz verilmesi asla ve kata söz konusu değildir. Disiplinin aması-fakatı olmaz" Bakanlığın bu açıklamasına rağmen, CHP ve onun yandaşları aynı sazı çalmaya devam ediyor. Oysa soruşturmada ortaya çıktığı üzere, eyleme katılan yani korsan antiçme gösterisi yapan belli sayıdaki teğmenler, tam yedi defa amirlerine başvurup bu eylem için izin istemiş ve her seferinde de istekleri reddedilmiş Buna rağmen korsan eylem yapılmış, onunla da yetinilmemiş basın mensupları davet edilerek görüntü paylaşılmış vs. vs... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği üzere,"Komutanlarının talimatına rağmen, teğmenlerin yarın neler yapabileceğini kim bilebilir"Nitekim geçen sene de Tuzla Piyade Okulunda benzer bir vahim disiplinsizlik olayı yaşanmıştı. MillîSavunma Bakanlığı, bahse konu olayı değerlendirirken, bu türden vakaların ileride gruplaşmalara yol açması ve çok daha tehlikeli gelişmelere kapı aralaması ihtimalini seslendiriyor. Buna binaen, yapılan disiplinsizliğin her yönüyle irdeleneceğini ve gereğinin mutlaka yapılacağını tekraren beyan ediyor. Her şey bu kadar ayan beyan ortada iken ve geçmişte de sayısız müessif hadise vuku bulmuşken, birilerinin siyasi ve ideolojik hesaplarla, güya askerleri savunuyormuş pozlarında laf üretmesi, kimse kusura bakmasın ama hiç inandırıcı değil. O yüzden de CHP ve Genel Başkanı Özgür Özel yanlışta ısrar etmemeli.