CHP; süreç bitmedi, sonuç belirsiz!..
CHP adına dün hayli gerilimli bir gündü Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesinin muhtemel bir mutlak butlan (yok hükmünde) kararı vermesi, büyük bir kırılmanın yaşanmasına sebebiyet verebilirdi!..
CHP'nin mevcut Genel Başkanı Özgür Özel,"Muharrem orucu"vesilesiyle gittiği cemevinde, Parti'nin 38. Kurultayına dair mesajlarını da verdi Cemevinden verilen mesajlarla, bariz şekilde, mezhebî aidiyeti dolayısıyla eski genel başkanKemal Kılıçdaroğlu'na da direkt göndermede bulundu...Duygusal açıdan mülayim kıvamdaki bu mesajlar, daha önce başka yerlerde ve başka sebeplerle verilen zehir zemberek mesajlardan elbette farklıydı. Ancak CHP'de yaşanan bölünmüşlük ve bu çerçevede devam eden parti içi rekabet, öyle bir noktaya geldi ki, bu saatten sonra Özel'in Alevî inancından alıntılarla sunmaya çalıştığı niyet ve uygulamalar, inandırıcılık hesabına pek fazla zemin bulamaz. Çünkü ayrışmalar çok derinleşti ve daha da derinleşecektir.CHP fiilen ikiye bölünmüş durumda.Eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve onunla birlikte hareket edenler ile Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel taraftarları Bir zamanlar"baba-oğul gibi" karşılıklı muhabbet içinde olanlar, şimdilerde arkadan hançerleme suçlamasıyla hedef durumda. Şayet Ankara 42. Asliye Mahkemesi muhtemel bir (mutlak butlan-38. kurultayın geçersizliği) kararı verseydi, bugün çok farklı gelişmeler yaşanıyor olacaktı. Ama Özel'in kullandığı ifadeyle anlatacak olursak, "SÜREÇ"bitmedi,"SONUÇ"ise pek belirsiz. Mahkeme eninde sonunda bir karar verecek ve muhtemel sonuçlardan biri hâsıl olacak şüphesiz. Bu karardan sonra, CHP'de iki karşıt tarafın aynı çatı altında kalması ne kadar mümkün olacak Zira konuşulan senaryolara bakılırsa, Kılıçdaroğlu ve ekibi; İmamoğlu-Özel ve ekibi, birbirlerini tasfiye etme noktasında bilenmiş vaziyetteKurultay iptal davasının hâlen derdest olduğu Asliye Hukuk Mahkemesi, itiraz yollarına açık kapı bırakmamak adına, Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden ve suça karışan delegelerin yargılandığı davanın sonucunu beklemeyi uygun görmüş. Özel, bir gün önce cemevinde yaptığı açıklamada bahse konu iptal davası sonuç odaklı değil, süreç odaklı bir dava demişti. Ona göre maksat CHP'yi tartıştırmak Oysa hadiseler bambaşka. 23 Kasım 2023 yani Kurultay'dan yaklaşık 20 gün sonra Bursa'da bir delegenin şahsi itham ve itiraflarıyla başlayan bir süreç var. Eğer Özel'in dile getirdiği şekilde bir SÜREÇ varsa o da budur. Çünkü Bursa'da parlayan kıvılcım hemen Ankara'ya sıçradı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisizlik gerekçesiyle soruşturma dosyasını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi Ondan sonra da âdeta ipin ucu kaçtı. Erzurum, Muş, Bingöl ve diğer illerden bazı delegelerin şahitli, ispatlı itiraf ve ifşaatları ortalığı toz dumana kattı. Bunu kabullenemeyen CHP'liler, çareyi suçu iktidar kanadına atmakta buldular. Hâlbuki, hem iptal davasında hem de ceza davasında ilk ihbarı ve ifşaatı yapan bizzat CHP'nin kurultay delegeleridir. İptal davası açanlardan biri de CHP'nin eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaştır. Kısacası, fitili ateşleyen yine bizatihi CHP delege ve üyeleridir.Gelgelelim Özel ve onun yanında saf tutanlar, umutsuzca iktidar kanadına salvo yapmaya devam ediyor. Zira 38. Kurultaya dair şaibe iddiaları yenilir yutulur cinsten değil. Ama hayır, CHP bu gerçeklerle yüzleşmek istemiyor. Bundan dolayı hayalet taşlama işine girişiyor. Özel'in kendisine göre sonuç beklediği ve fazlasıyla tedirgin olduğu süreç, eylül ayının ilk haftasına kadar devam edecek. İşte bu süre zarfında da İmamoğlu, Özel ve diğerlerinin hiç istemedikleri tartışmalar mecburen devam edecek. CHP içindeki çatlama ve yarılmalar daha da derinleşecek. Kılıçdaroğlu'nun bir müddetten beri kendi yandaşlarına telkin ettiği husus, yolsuzluklara bulaşan isimlerin partiden temizleme sürecinin başlatılmasıydı. Bunu kuvvetle bekliyordu. Ancak Mahkeme yüksek beklentilerin aksine, süreci uzatmış oldu. Sürecin uzaması rakip grupların mücadeleyi bitirdiği veya ertelediği anlamına gelmiyor tabii. Karşılıklı hücumlar dozajı arttırılarak devam ediyor.