Sarışın güzel kadın Mommy Meral ve Topuklu Efe!

Tarih 20 Eylül 1997.

Yavuz Gökmen, Hürriyet'teki köşesinde şöyle yazıyordu: On dokuz Eylül, bin dokuz yüz doksan yedi, saat on bir otuz tarihi, benim bir 'yalı'ya ilk kez ayak basışımın tarihidir ve çok önemlidir. Bu yalıda karşıma sarışın ve güzel bir kadının çıkmış olması, günün mana ve ehemmiyetini daha da artırmakta, ayrıca olaya hoş bir rayiha katmaktadır. Uzun lafın kısası, yaklaşık iki yıldır televizyon ekranları dışında görmediğimTansu Çiller'i, dün Yeniköy'deki yalısında ziyaret ettim. Elimde kocaman bir kırmızı gül buketi vardı. Ona hangi çiçeği götüreceğim konusunda fazla düşünmedim. Çünkü, üç yıla yakın bir süre önce beni telefonla aramıştı. O sırada şiddetli bir safrakesesi krizi geçirmekteydim (...) Renaissance Polat Oteli'nden elimde yüzlerce kırmızı gülle çıkamayacağımdan, sayıyı nedense'on bir'le sınırlı tuttum."

Siyasetin 'Sarışın Güzel Kadın'ı Tansu Çiller, Türkiye'nin ilk kadın başbakanıydı. Süleyman Demirel'in daveti üzerine siyasete atılmış, iyi eğitimli, güzel, şık bir ekonomi profesörüydü. 1994 krizi ve 5 Nisan kararları ekonomiyi yönetmedeki basiretsizliğini ortaya koymuştu. ABD'deki mal varlığı servet beyanında saklanan, döneminde meşhur 'örtülü ödenek' skandalı patlayan, kendisi Yargıtay'dan kurtulmayı başaran bir başbakan...

Sıkıntı sadece ekonomide değildi. Susurluk'un ortaya çıkışından sonra "Bu millet uğruna, ülke uğruna, devlet uğruna kurşun atan da yiyen de her zaman bizim için saygıyla anılır" gibi ifadeleriyle konuşulur olmuştu.

Tansu Çiller, siyasete öyle bir damga vurdu ki, giderken geldiğindeki süslü manşetlerden eser kalmamıştı.

Onu övenler saklanacak yer arıyor, pişmanlığını 'yanılmışız' diyerek geçiştiriyordu.

Olan siyasette var olmaya çalışan kadınlara oldu.

Ne zaman bir kadın siyasette var olma savaşı verse, "Aman kadınları da gördük" denildi.

★★★

Ve DYP'den MHP'ye, oradan İYİ Parti'nin kurucu genel başkanlığına uzanan eski içişleri bakanı da olan Meral Akşener... AKP'nin kuruluşunda yer almaktan da son anda vazgeçmişti. Güçlü bir figürdü. İçişleri Bakanlığı'nı Susurluk Kazası sonrası Mehmet Ağar'dan alan Akşener, görevi devralırken söylediği "Ağar'ın yükselttiği çıta aşağı düşürülmeyecek" sözleriyle nasıl bir siyaset güdeceğinin işaretlerini veriyordu. Son olarak İYİ Parti Lideri olarak oturduğu altılı masadan, aday dayatıldığı gerekçesiyle aniden ve şiddetli olarak kalkıp, İmamoğlu ve Yavaş'a adaylık çağrısı yaptı. Sonra o masaya geri döndü ama hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Seçim kaybedildi, İYİ Parti'nin oyları düşmüş, yeni genel başkana zor bir miras bırakılmıştı. Oysa iyi başlamıştı. Geçmişte birlikte çalıştıklarını saymazsak bir güven de tesis etmişti. "Bize gelen gömleğini çıkarmasın" diyor, her kesime partilerinin açık olduğunu söylüyor, gençlerle iyi iletişim kuruyordu. Z kuşağı Twitter'da ona Meral Mommy