Fenerbahçe, Kıbrıs Rum Kesimi takımı AEK Larnaca'yı 2-1 yenerek bir üst tura çıkmayı garantiledi. Sarı-Lacivertli takımla, AEK Larnaca'yı kıyaslamak yersiz. Kalite olarak çok farklılar. Fenerbahçe'nin artıları saymakla bitmez. Ancak, futbol oyununda küçük büyük takım diye bir olgunun yersiz olduğu da bir gerçek. Bu nedenle, her türlü sonucu almak mümkün. AEK Larnaca takımı, kendi gücünün bilincindeydi. Oyuna başlarken, savunmada çok adamla kalıp, kontra toplarla sonuca gitmek istedi. Savunmayı kalabalık tutarak, gol yememeyi düşündüler. Fakat, Fenerbahçe gibi güçlü bir takımın ne zaman neler yapacağını hesaba katmadılar. Sarı-Lacivertliler zorlansa da 3 puanı aldı. Kaçan bir penaltıyı da belirtelim. Portekizli teknik adam Jesus'un öğrencileri verilen taktiği çok iyi uygulayan bir makine gibi çalışıyor. Neler yapacaklarını ezberlemişler. Doğaçlama oynamıyorlar. Taktik gereği neyse, onu yerine getirmeye çalıştılar. Şurası da bir gerçek ki, oyuncular rakibi hafife aldılar. Biraz daha ciddi davransalar skor farklı olabilirdi. Kalabalık savunma arasında kayboldukları anlar oldu. Bire bir yakaladıkları pozisyonları ise cömertçe harcadılar. Beceriksizce davranışları yadırgandı. Fenerbahçe forvetinin çok güçlü olduğunu söylemeliyiz. Nedeni ise, her oyuncunun alternatifi var. Arda'nın ilk 11'de oynaması elbette beklenmiyordu. Jesus, bir kez daha şaşırttı. Arda'nın sonradan oyuna girmesine alışmıştık. AEK Larnaca karşısında ilk 11'de sahaya çıktı. İyi oynadı. Şimdiye kadar orta sahanın merkezinde görev yapan Arda, bu