Galatasaray, Gaziantep FK'yı ikinci yarıda sergilediği güzel oyunla 2-1 yendi. Karşılaşmaya seyirci desteği ile başlayan Sarı-Kırmızılı takımın coşkulu oyunu vardı. Tempoyu sürekli yüksek tuttular. Kazanma arzusu, istek, mücadele ve son ana kadar maça asıldılar. Aslında maçı iki aşamalı değerlendirmek gerekir. İlk yarı, Gaziantepspor iyi savunma yaptı. Kenarları kapattı. Galatasaray'ın tehlikeli kanat oyuncuları Yunus ve Kerem'e alan bırakmadılar. Bu iki oyuncu bireysel oynamayı sürdürüyor. Sürekli şut atmayı düşünüyorlar. Golü düşünmeleri çok güzel ancak aldıkları her topu kaleye atacakları diye bir kural yok. Bu anlayış sonucu gol gelmeyince motivasyonları bozuluyor. Daha çok yardımlaşmayı ve arkadaşlarını da düşünseler istenen sonucu elde etmeleri kolaylaşacak. Kenarlar çalışmayınca, merkezden oynamayı deneyen Sarı-Kırmızılı takım kalabalık savunmayı aşamadı. Devrenin sonuna doğru Gomis'in attığı gol, rakip takımın hatası sonucu geldi. Resmen Gomis'e gol pası verdiler. Galibiyet golü de yine savunmanın hediyesiydi fakat bu golün yaratıcısı Boey'di. Orta alandan getirdiği topla pozisyon yarattı. Seferovic'e şut olanağı sağladı. Kaleciden dönen top savunmadan ağlara gitti. Galatasaray, ikinci yarı 10 kişi oynadı. Abdülkerim'in kırmızı kartla oyun dışı kalması arkadaşlarını kamçıladı. Daha çok koştular. Oyunu bırakmadılar. 11 kişi oynayan Gaziantep bu baskı karşısında şaşırdı. Topa sahip olmakta zorlandı. Yakaladıkları fırsatları değerlendiremediler. Son bölümde sanki 10 kişi oynayan Gaziantep FK'ydı. Teknik direktör Okan Buruk'un yaptığı değişiklikler yerindeydi. Takımı daha canlı tuttu.