Zor bölgede güçlü Türkiye

Zor bölgede güçlü Türkiye

İBRAHİM KARATAŞ

Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Zayıf ülkeler en ufak tehditlerde bile tökezleyip otorite kaybı yaşıyor ve terör örgütlerinin veyahut görece daha güçlü ülkelerin cirit attığı savaş meydanlarına dönüşebiliyor. O ülkelerin halkı yaşamak için başka ülkelere göç ederken, başka ülkelerden gelen askerler veveya militanlar ülkeyi kontrolleri altına alıyorlar. Bu tür ülkelere "failed state" (ülkesine hükmedemeyen devlet) deniyor ve Suriye, Lübnan, Filistin, Irak, Afganistan ve Sudan gibi ülkeler yıllardır bu şartlar altında varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar.

Körfez ülkeleri gibi nispeten daha zengin ülkeler aynı kaderi yaşamamak için Trump'ı davet edip, Amerika'ya en az 1 trilyon dolar yatırım taahhüdünde bulunuyorlar. Bu kadar para bir daha geri döner mi bilinmez ama ödeme yapmadıkları zaman Amerika'nın hışmına uğrayacaklarını en çok onlar bilirler. Bu kadar acizliğe rağmen içlerinde güçlü ülkeler gibi davranıp başka ülkelerin içişlerine karışanlar da var ama oynadıkları tiyatro onların zayıflığını gizleyemiyor.

Türkiye de aynı bölgede olduğu için benzer tehditlerle karşı karşıya. Ancak son yıllarda gösterdiği performans bir kez daha övgüyü hak ediyor. Son bir haftada ne olup bittiğine bakarsak, övgünün nedeni anlaşılabilir. Önce Rusya ve Ukrayna heyetleri İstanbul'a gelip barış için zemin yokladılar. Sonra Avrupalı ve İranlı yetkililer nükleer görüşmeler için İstanbul'da buluştular. Suriye lideri Ahmet el-Şara Suudi Arabistan'da Trump ile görüşürken Cumhurbaşkanı Erdoğan da görüşmelere online katıldı. Kıbrıslı Rum bir gazete Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini yazdı.

Savunma sanayisi bağlamında, Financial Times Avrupa'nın güvenlik için Türkiye'ye muhtaç olduğunu yazdı. İspanya ise bu görüşü pratiğe koyarcasına TUSAŞ ile en az 24 adet Hürjet alımı için anlaşma yaptı. TEI ise KAAN savaş uçağında kullanılacak olan motorun ilk fotoğrafını paylaştı. Gün gelir İspanyollara KAAN da satılır. Çünkü silah sanayisinde o güven kazanıldı.

Eskiden arabuluculuk görüşmeleri Cenevre'de yapılırdı. Silahlar ise ABD, Fransa ya da Almanya'dan alınırdı. Şimdi Türkiye'den alınıyorlar veya ortak üretim için Türk firmaları davet ediliyor. Baykar İtalya'da Leonardo ile TUSAŞ ise İspanya'da Airbus ile ortak üretim yapacak. Bir yandan satış yapılacak bir yandan da bu iki firmanın teknolojisinden istifade edilecek.

Bu gelişmelerin Türkiye'yi uluslararası arenada nasıl güçlü bir pozisyona getirdiği bir yana dostları bile Türkiye'nin gücünden istifade ediyor. Mesela Türkiye'nin dostu Pakistan, Hindistan'a unutamayacağı bir ders verdi. Belki Türk silahlarının rolü çok değildi ama kazanan tarafta olmak da bir başarıdır. Öte yandan, Türkiye'nin desteklediği Suriye lideri Ahmet El-Şara Trump ile görüşerek tam meşruiyet kazandı.