Şu Büyük Ortadoğu Projesini bir daha konuşalım

Şu Büyük Ortadoğu Projesini bir daha konuşalım

İBRAHİM KARATAŞ

Amerikalılar, 2001'deki 11 Eylül saldırılarından sonra Ortadoğu'daki otoriter rejimlerden büyük rahatsızlık duymuşlardı. Onlara göre bölge, diktatörler tarafından yönetildiği sürece kendilerinin güvenliği tehdit altındaydı. Bu yüzden dönemin ABD başkanı George W. Bush 2004 yılında Greater Middle East Initiative (Büyük Ortadoğu Projesi-BOP) adında bir projeyi devreye koyacaklarını söyledi. Buna göre Fas'tan Pakistan'a kadar olan bölgede demokrasi, insan hakları, kadın hakları vs. desteklenecekti.

ABD elbette ki bunu bölge halkını düşünerek yapmıyordu. Ancak başarılı olsa diktatörler devrileceği ve halk idareyi ele alacağı için kârlı olan halk olacaktı. Bazen böyle durumlar olur. Sevmediğiniz birileri kendi çıkarları için size de istemsizce iyilik yapar. Mesela sevmediğiniz komşunuz mahalleye dadanan tilkiyi öldürdüğü zaman sizin tavuklarınız da kurtulur. BOP da böyle bir proje olacaktı.

Şayet başarılı olsaydı Ortadoğu'da birçok diktatör devrilmiş olacaktı. Bölgenin çehresi de bambaşka olacaktı. Ancak Amerikalılar demokrasi ısrarlarının İslamcı dedikleri grupları iktidara getirmesinden çekindiler ve projeyi son anda rafa kaldırdılar. Kazanan gerçekten İslamcılar mı olurdu bilinmez ama ABD'nin kazanmayacağı kesindi. Çünkü bölge halkı ABD'yi sevmiyor. Amerikalılar da kendilerini sevmeyen birileri iktidarda olacağına kendilerine itaat eden diktatörlerin kalmasını yeğlediler. Halk yine de Arap Baharı ile otoriter rejimleri devirmeye çalıştı ama ABD, Batı ve İsrail destekli diktatörler ne yapıp edip BOP'un halk lehine sonuçlanmasını istemediler. Dolayısıyla kendi öne sürdükleri BOP projesinin başarılı olmasını istemediler.

BOP'un uygulamaya geçtiği yıllarda dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan da projeyi destekleyerek "Ben BOP'un eşbaşkanıyım" demişti. Erdoğan o günden bugüne haksız yere eleştiriliyor. Oysa ki Erdoğan kendisini eleştirenlerden daha fazla vatanseverdir ve bölge halkını kardeşleri olarak görür. Nitekim yaklaşık 4 milyon Suriyeliye yıllarca baktı. Bunu Amerika'nın hatırına yapmadı. O Amerika ki 15 Temmuz'da Erdoğan devrilsin diye Fetö'ye destek vermişti. Erdoğan ayrıca Arap Baharında halktan yana diktatörlerin karşısında durmuştu. Bu yüzden ülkeyi izole etmekle suçlanmıştı ve "değerli yalnızlık" gibi terimlerle itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştı.

Bugün ona karşı çıkanlar, BOP eşbaşkanı olmakla suçlayanlar halen diktatörleri savunuyorlar. Daha birkaç gün önce babasının siyasi mirasıyla kariyer yapmaya çalışan biri Esed'in devrilmesinden rahatsız olduğunu ifşa etmişti. Sanki Esed 400 bin Suriyeliyi öldürmemiş de keyfiye devrilmiş gibi konuşan bu zat bir de Erdoğan'a çağrı yapıp "BOP eşbaşkanlığından çekildiğini ilan et" dedi.