Savunma sanayii emekçilerini savunmak lazım

Dikkatinizi çekmiştir. Seçim sonuçlarından cesaret alan muhalefet amansızca bir iftira kampanyası başlattı. Olmayan jakuzilerle başlayan saldırılar, satılmayan jet yakıtı ile devam etti. Bu tür iftiraların sonu gelmeyecektir, çünkü sırf iftira için tutulmuş bir trol ordusu var ve adamların tek işi hükümeti karalamak. Bunu geçmişte de yaptıkları için bu tür saldırıları bekliyorduk. Hatta şimdi karalama kampanyalarına CHP'nin ortağı DEM'in trolleri de dahil olmuş görünüyor. FETÖ hep vardı ve gelecekte de olacak.

Troller -ki hepsinin kim olduğu, kimler tarafından fonlandığı ve amaçlarının ne olduğu biliniyor- öyle bir azıttılar ki Bayraktar kardeşleri İsrail'e jet yakıtı satmakla itham edecek kadar ileri gittiler. Öyle bir iftira ki kendileri bile inanmıyorlar ve fakat yine de saldırıyorlar. Çünkü çoğunun kendisini devrimci zannettiği ihanet takımının aksine bu iki kardeş savunma sanayiinde gerçek bir devrim yaptılar. Mesele sadece kıskançlık da değil. Asıl mesele bu iki kardeşin devrimi, devrim yapmak için dağa çıkanlara ve şehirdeki işbirlikçilerine karşı yapmasıdır. Bayraktar SİHA'lar sayesindedir ki terör bitme noktasına geldi. Dolayısıyla saldıranların bir acısı var ve acılarından ne yaptıklarını bilmez haldeler.

Yalnız korkumuz odur ki bunlar bir gün iktidar olurlarsa SİHA fabrikasını kapatmakla kalmayıp üstüne bir de bu memlekete çağ atlatmış mezkûr kardeşlere ve onlar gibi birçok emektaşa hayatı zehir ederler. Bu ülkenin en düzgün işleyen ve ülkenin de ilerisinde giden tek sektörü savunma sanayiidir. Eğer CHP-DEM ortaklığı bir gün iktidar olursa ilk işleri yerli silah sanayisini yok etmek olacaktır, çünkü terörün var olmasının tek yolu savunma sanayisinin bitirilmesidir. Şahsen seçim günü sonuçlar açıklandığı gün ilk endişem savunma sanayii oldu ve sektörün önde gelen oyuncularının alakasız iftiralara maruz kalması endişemde ne kadar haklı olduğumu gösterdi.

Zannımca saldırılarına devam edecekler. Onlar iktidar olmasalar bile mağdur ettikleri vatansever emektarların bu kadar hakarete bünyeleri dayanamaz ve şevkleri kırılır. Bu da savunma sanayimizi yavaş yavaş savunmasız hale getirecek. İhanet maalesef dışarıdan değil, bir tümör gibi içeriden geliyor. Devlet ne yapıp edip savunma sanayiini iç saldırılardan korumalıdır. Bir silah fabrikasının bombalanması ile fabrika sahiplerinin saldırılara maruz kalması aynı şeydir. Neticede ürünler önce beyinlerde vücut bulup sonra fabrikada üretilirler. Dolayısıyla Bayraktar ailesi gibi kendini ülkenin savunmasına vermiş insanları savunmak lazım. Çünkü savunmacılar savunulmazsa ülke hiç savunulamaz. Bu yüzden saldırganlar en ağır şekilde cezalandırılmalı.