Savaşa gizli ve açıktan hazırlıklı olmalı
İBRAHİM KARATAŞ
Bir ülkenin askeri gücünü, kapasitesini ve kabiliyetlerini kısmen gizlemesi savaştan zaferle çıkması için olmazsa olmazdır. Askeri gizlilik, varsa zayıflığın örtülmesi veya düşmanın mevcut askeri güce karşı tedbir almasını zorlaştırması açısından elzemdir. Sizde hangi silahlar olduğunu bilmeyen düşman sizden çekinir. Ancak biliyorsa ve gerçekten zayıfsanız size utanılacak bir yenilgi tattırabilir. Bazen olur envanterde ne olduğunun bilinmesi de caydırıcı olabiliyor. Örneğin günümüzde nükleer silaha sahip olduğu bilinen ülkelere kimse dokunmaya cesaret edemiyor. Fakat yine de bazı şeylerin (silahların) gizli kalması ordular için faydalı olacaktır. Ki bu sayede savaşta düşmanın planları boşa düşsün ve mutlak bir zafer kazanılsın.
Yukarıdaki teorik bahisten sonra pratiğe dönersek; Türk ordusunun da benzer şekilde bazı (yerli veya satın alınmış) silahlarını gizlemesi doğal bir strateji olacaktır. Muhtemelen bu strateji uygulanıyordur. Ordumuz bilmediğimiz başka ne tür yerli ve yabancı silahlara sahip bilmiyoruz. Fakat savaşlarda en caydırıcı silahların hava saldırı ve savunma silahları olduğu düşünülürse bu konuda ne yapıldığını bilmesek de neler yapılabileceğine dair tavsiyelerde bulunabiliriz.
Özellikle biraz daha fazla savaş uçağına ihtiyacımız olduğu malumdur. Şu da malum ki İsrail'in sömürgesi gibi davranan Amerika ne F-35'leri ne de yeni versiyon F-16'ları satmayacaktır. Satsa bile uzaktan müdahale ile kullandırmayacaktır. Dolayısıyla bu hususta Amerika'ya güvenilemez. Eurofighter konusunda da boşa beklendiğini söyleyebiliriz. Her ne kadar üretici bazı ülkeler satışa destek verse bile, başında İsrail için ağlayıp İsrail'in katlettiği Gazzeli çocukların ölümünü katil için döktüğü gözyaşlarıyla onaylamış olan bir başbakanın olduğu Almanya'nın engel olacağı muhakkaktır.
Oysaki İsrail Türkiye'ye saldırmak için fırsat kolluyor. Birilerinin İsrail bize saldırmaz demesine bakmayın. Türkiye'nin NATO üyeliğini, aradaki mesafeyi, geçmişteki benzer çekişmeleri gösterip savaş ihtimalini düşük görenleri de umursamamanızı tavsiye ederiz. Ya da isterseniz onlara inanın. Fakat unutulmamalı ki bir devlet/ordu en kötü senaryolara göre hazırlık yapmak durumundadır.
En kötü senaryoya göre İsrail fırsatını bulduğunda Türkiye'ye saldıracaktır. O zaman savaşmak durumunda kalacağız ve İsrail ya da Türkiye haritadan silinecektir. Bizim savaşlarımız başkalarının savaşına benzemeyecektir. Biz bir ölüm kalım savaşına gireceğiz. Çünkü karşımızdaki düşmanın merhameti de limiti de yok. Mezkûr düşman yok edilmeden peşimizi bırakmayacaktır.