Dünyayı hayvanlar mı yönetiyor

İbrahim Karataş

İki yıldır Gazze'de 60 binden fazla Filistinliyi katleden İsrail şimdi de Gazze Şeridinin tümünü işgal etmekten bahsediyor. Şanlı bir direniş gösteren Gazze halkı işgale de direnecektir ama çok daha fazla kan akacak. Çünkü dünyayı (kıymetli bir akademisyenin deyimiyle) hayvanlar idare ediyor. Belgesellerde zayıf hayvanları yiyen daha güçlü hayvanların av seanslarından saha beter bir durum var Gazze'de. Hayvanlar aleminde en azından güçlü olan karnını doyurmak için zayıf olanı öldürür ve karnı doyunca saldırmaz. Ancak Gazze'de insan görünümlü hayvanlar (terör devleti İsrail) keyif için de öldürüyorlar. Yanlış anlaşılmasın; keyfi katliamların dışındaki katliamlar da meşru değil.

Katliamlarda maalesef tek suçlu İsrail değil. Dünya üzerinde insanların/devletlerin bir kısmı İsrail'e destek vererek hayvani duygularını tatmin ederken, kimisi kalben destekleyerek kimisi de görmezden gelerek suça ortak oluyor. Katliamı durdurmak isteyen bir kesim de imkanları el vermediği için bir şey yapamıyor. Bu kesimi de halk ve devletler olarak ikiye ayırmak lazım. Halk, müslüman gayrı müslim fark etmeksizin genel olarak İsrail vahşetine tepkili. Öyle ki sokaklarında bir İsrailli gördüler mi onu kovacak kadar öfkeliler. Ancak halk içinde sıradan bir günde sesi en çok çıkan LGBT'ciler, cinsiyet eşitliğini, kadın haklarını, gazeteci haklarını, hayvan haklarını savunanlar ve daha nice keyifleri ve için ortalığı velveleye verenler sessizler. Gazze kıyılarında iki balina mahsur kalsa insanlığı ayağa kaldıracak bu güruh insan ölümlerini görmezden geliyor.

Öte yandan devletler insanlık imtihanını kaybettiler. Güçsüz ya da küçük olduğu için bir şey yapamayan birkaç devlet istisna olmak üzere hiçbirinin sessizliği masumca değil. Özellikle Müslüman devletler büyük bir imtihandan geçiyorlar. Daha doğrusu geçmiyorlar. Doğrudur, onların da anlaşılabilir bazı mazeretleri var. Mesela çoğu İsrail'e göre görece daha zayıf. Özellikle İsrail'de nükleer silahların olması Müslüman ülkeleri caydırıyor. Ayrıca bu ülkelerin kendi sorunları Filistin sorunuyla ilgilenmekten alıkoyuyor. Mesela iç savaştan yeni çıkmış bitkin ve bölünme tehdidi altındaki Suriye'den bir şey beklemek yanlış olur.

Ancak gelişmiş silahları olup iç barışı temin etmiş ülkelerin hiçbir şey yapmaması kabul edilir bir durum değil. Savaşmak istememeleri de anlaşılabilir. Fakat (bir sosyal medya hesabının tabiriyle)