Türkiye içeriden yıkılıyor

Dün TÜİK ülkemizin nüfus verilerini açıkladı.

Önce birkaç not: Nüfus-1 grafiğinde görüyorsunuz. Ekonomi bozulunca düşen doğum sayısı, ekonomi düzelince yeniden artıyor. Ama 2014 sonrası adeta yerle bir olduk. 1 milyon 351 bin olan doğum sayısı 2022 yılında 1 milyon 023 bine geriledi.

Doğum sayısını aile başına aldığımızda durum daha da felaket. 2014 yılında 2,2 olan doğum oranı artık 1,6'ya geriledi. Bu sayılar 2022 yılına ait. Dün TÜİK'in açıkladığı nüfus verisi doğum sayısı ve oranının 2023 yılında çok daha hızlı gerilediğine işaret ediyor.

Bu arada bir şeyi daha açıklayalım: Bir ülkenin nüfusunu koruması için aile başına 2,1 bebek gerekiyor.

Biz 1,6'ya çoktan düşerek Türkiye nüfusunun ilerleyen yıllarda düşeceğini şimdiden ilan etmiş olduk.

Türkiye'de doğum oranı ve nüfus sorunu refah artışından kaynaklanmıyor. Tersine ekonomik bozukluk ülkeyi çocuk yapamaz hale getirdi. Tablo bunu net şekilde gösteriyor.

Şimdi 2023 nüfus verilerine geçelim.

Türkiye'nin nüfusu 85.279.553'den 85.372.377 kişiye yükseldi. Son 1 yılda nüfus artışı 92.824 kişi. Lakin son bir yılda Türkiye'den 253.293 yabancı nüfus gitti. O vakit bizim yerli nüfus artışımız 346.117 kişi ediyor.

Son 3 yılın yerli nüfus artışını vererek durumu daha net ifade edebiliriz:

2021: 607.385 (binde 7,2)

2022: 567.480 (binde 6,7)

2023: 346.117 (binde 4,1)

Parantez içerisinde yerli nüfus artışının oranını veriyoruz. Dramatik düşüş ortada.

Gelelim nüfusumuzun çocuk ve yaşlı dağılımına.

2018-2023 yılları içinde ülkemizde 0-4 yaş çocuk nüfusu -1 milyon 137 bin kişi azalıyor. Oysa aynı dönemde 65 yaş nüfus dediğimiz yaşlı nüfus 1 milyon 537 bin kişi artıyor.

Nüfus-2 ve Nüfus -3 grafikleri aslında durumu net olarak veriyor.

Burada iki tehlike var: 1- Yaşlı nüfus artışı giderek hızlanıyor ve 2- Çocuk nüfusu bırakın artmayı tersine azalıyor. Bu çok ama çok büyük tehlike. İlerleyen yıllarda Türkiye'nin demografik yapısı açısından büyük yıkım getirecek bir durumdur.

Refaha ulaşmadan nüfusu kaybetmeye başladık. Yani ileride fakir ve yaşlı bir ülke olacağımızın ilanıdır bu.

İşin bir de emeklilik kısmı var tabii. Ben hemen müjdeyi vereyim: Kimse bugünün emekli maaşına bakarak gelecek planı yapmasın. EYT ile sistemi daha da bozduk ve ilerleyen yıllarda emekli maaşları asla ve asla reel olarak ciddi artış gösteremez. Bu kesin bilgi.

Ve ev kurma durumu Yani aile olabilme hayali.

2008 yılında ülkemizde evlilik çağındaki nüfusun yüzde 64,4'ü aile sahibiymiş. Nüfus -4 grafiğinde boşanma ve bekar durumları var ama evli olma durumu zaten bunların dışında kalan kısım. İşte orada şunu görüyoruz:

Eli olma oranı yüzde 64,4'den 61,0'e düşmüş. Boşanma oranı ise en büyük çöküşü gösteriyor. 2008 yılında boşanma oranı yüzde 2,58'den 2023 yılında yüzde 4,78'e çıkmış.

Türkiye'de yapısal bir aile kavramı çöküşü yaşandığı aşikâr. Evlenme azalıyor, boşanma artıyor ve çocuk sayısı da inanılmaz şekilde düşüyor. Toplum zenginleşmeden hızla yaşlı ve fakirliğe doğru yol alıyor.

YABANCILAR GİTTİ İSTANBUL BOŞALIYOR

2023 yılında resmi rakamlara göre nüfusumuz içinde sayılan yabancı sayısı 1 milyon 824 binden 1 milyon 571 bine düştü. Net olarak 253 bin yabancı ülkemizden gitti.