AK Parti ve MHP inanılmaz işler başarıyor. Kutsal İttifak ile resmen Türkiye'yi içten içe yıkıyorlar.

Bu yıkım öyle kolay kolay düzeltilecek bir yıkım değil. Sorun keşke enflasyon olsa, keşke cari açık olsa Veya benzeri sorunlar.

Sorunumuz yapısal yıkımlardır. Mesela Kutsal İttifak dünya "Yolsuzluk Algı Endeksinde" rekor kırıyor. 90'lı yıllarda 30-40 arası olan ülke sıramız, 98-2002 arasında 50-60 arasına yükselerek kötüleşme gösterdi. Ama maşallah diyelim çünkü 2022 yılında 100 barajını devirerek Dünya Yolsuzluk Algı Endeksi sıralamasında 101. ülke olduk.

Şükredelim ki, yolsuzluk endeksinde Uganda, Pakistan, Kenya, Zambiya bizden kötü.

Sormak lazım: 28 Şubat Sürecinde İslam'ı doya doya yaşayamayan bir kesim, acaba şimdi Müslümanlık sayesinde mi bu derece yolsuzluğu artırdı Hadi gençlere bu durumu izah edin de deist olmasınlar.

Bakın bozulan endekslerimizi sıralamaya gerek yok. Adalet diplerde, eğitim bitik, teknoloji derseniz 2007'den beri zırnık ilerlemiyor.

Ve Türkiye aslında 2015'den beri büyük bir buhran yaşıyor.

Siz rakamları ne kadar şişirirseniz şişirin durum ortada.

2014 yılında bir yıl sonrasından umutluyum diyenler 32,8 iken şimdi (2023) umutluyum diyenlerin oranı 23,9'a düştü. Yine bir yıl sonrasına karamsar bakanların oranı 2014 yılında 12,2 iken şimdi 26,1'e çıkmış oldu.

Yaklaşık 20 milyon kişi 2014 yılına göre daha karamsar olmuş.

2014 yılında çocuk yapma yaşı olarak alacağımız 18-44 yaş arası 34,3 milyon kişiden 19,6 milyon kişi kendisini mutlu olarak görüyordu. 2023 yılında bu yaş aralığındaki nüfus 36,0 milyona çıktı ama mutluyum diyenlerin sayısı 18,9 milyona düştü. Mutsuzum diyenler ise 3,4 milyon kişiden 4,7 milyon kişiye yükseldi.

Bu rakamları neden veriyorum: Çünkü şişirilmiş ekonomi rakamları dışında en acı gerçeği bu rakamlar veriyor. Aynı zamanda toplumun ruh halini de bu rakamlar gösteriyor.

Karamsarlık umutsuzluk almış başını gidiyor.

Niye olmasın ki, mesela kiracı sayısı ve oranı adeta her yıl katlanarak artıyor. 2014 yılında 22,1 olan kiracı oranı artık 27,8... Bu ne demek derseniz tekrar edeyim: 2014'den 2023'e 7,7 milyon nüfus artıyor ama bu nüfusun 6,6 milyonu kiracı konumunda.

Yeni neslin ev alma hayali diye bir şey yok.

Yeni neslin kazanma diye de bir şansı yok; çünkü ülkede eğitim-bilim bitince teknoloji ve değer üretimi de bitti. O nedenle ucuz işçilik ve ucuz ekonomi ile zar-zor geçinmek durumundayız.

Maalesef Kutsal İttifak Türkiye'de kalıcı fakirliği başardı. Artık genel bir refah artışı olmayacağının kanıtı Erdoğan'ın 2014 sonrası Cumhurbaşkanlığı dönemidir. O nedenle kalıcı fakirlik asıl sonraki dönemleri vuracaktır.

Sanırım üstte saydığım ve sayamadığım diğer nedenler birleştiğinde Kutsal İttifak'ın bir büyük başarısını daha görüyoruz: