Şu sıralar Ibn Haldun'a takılmış durumdayım. Nedeni de şu bahisçi hakemlerimiz… Neymiş efendim hakemlerimiz bahis oynuyormuş!

İbn Haldun diyor ki, medeniyet oluşumu yönetim ahlakı ve toplumsal ahlak üzerine kuruludur. Medeniyetler de insanlar gibi doğar-büyür-yaşlanır ve ölür. Bu sürecin belirleyici ama faktörü ise yöneticilerin güç kullanım şeklidir. Gücü kullananların yöntemi ve ahlakı bir süre sonra toplumun ahlakı haline dönüşür.

Aslında bu öngörüyü farklı şekilde geçmişte Recep Tayyip Erdoğan'da açıklamıştı. Erdoğan o konuşmasında hırsızlığın babadan oğula geçtiğini, evladından hırsızlık öğrenen bir baba görmediğini ve toplumda hırsızlık varsa bunun yöneticilerden geldiğini açıklıyordu.

Yani toplumlarda bozulma aşağıdan yukarıya değil, tersine yukarıdan aşağıya doğru şekil bulur.

Şimdi yeniden hakem olayına dönelim. Futbol maçlarında hakemler dahi bahis oynuyormuş. İyi ama sorun sadece hakemler mi

Mesela kendi bakanlığını dolandıran Bakan ne olacak

Ya da altın kaçakçılığı yapan milletvekili olayı.

Bakınız ülkemizde o kadar vahşi cinayetler işleniyor ki, insanın aklı almıyor. İlk eşini öldüren adam hapisten çıkıyor ve ikinci kez evlenip yine eşini öldürüyor; sonra yine hapisten çıkıyor ve 3. bir kadını daha öldürebiliyor. Veya yakın zamanda Edremit'te yaşanan olay. Öldürmeye teşebbüsten hapiste yatarken açık cezaevine gönderilen Mustafa Emlik oradan firar ediyor ama 4 yıldır araması bile yokmuş. Sonra bir kadını öldürmek için sıra ile 3 kişiyi daha öldürüp 7 kişiyi de yaralıyor. Ya Zonguldak'taki olay: 4 kişiyi öldüren katil bile hapisten çıkıp 1 kişiyi daha öldürüyor. Sonra yine hapisten çıkıyor ve 17 yaşındaki bir kızı daha öldürüp kuyuya atıyor. Peki, İstanbul surlarında 2 kızın boğazını kesen ne olacak Veya burada yazamadığımız en vahşi cinayetler…

Birkaç yıldır sürekli dile getirdiğim bir ayrıntıyı tekrar edeyim: Devletin kurumları silah atana değil twit atanlara odaklanmış durumda. Silah atanlar, katiller, tecavüzcüler vs bir türlü anında yakalanamıyor ama istenmeyen twit atanlar derhal sabahın köründe polisi kapılarında buluyor.

Yoluna gidemeyen oyuncu iktidara laf etti diye derhal hapse atılırken hapisten kaçanlar sokaklarda dolaşabiliyor.

Ülkede kamu gücünü kullanan otorite kuruluşları Türk Halkı'nın refahı ve sağlığı-huzuru için odaklanmak yerine iktidarın rahatı için odaklanmış durumda. Sonuçlar bunu gösteriyor.

Peki, bu konuların haram paranın faizinin helallik tartışması ile ne ilgisi var

Açıklayalım.

Ülkemizin ayarları feci şekilde bozulmuş durumda. Bir sokak röportajında teyzemiz gençlere yükleniyor "namazda abdestte gözleri yok" diyor. İyi ama o gençlerin geleceğinin 5-10 Hazine garantili müteahhide satılmasına bakılıyor mu

Ahlak satanların TV kanallarında en iğrencinden aile içi ensest ilişkilerin sabahtan akşama kadar yayınlanması kimseyi rahatsız etmiyor mu Muhalif medya diye susturulmak istenen TV kanalları yerine kendi kanallarının en iğrencini, en ahlaksızlığını topluma yaymalarına ne diyeceğiz