En kötüsü geride kaldı çünkü battık

Mehmet Şimşek Dünya Gazetesi'ne verdiği röportajda "En zorlu dönem geride kaldı" diyor. İşaret olarak ise 2026 yılını gösteriyor.

Peki, Mehmet Şimşek daha önceleri ne demişti:
Haziran 2024: Mehmet Şimşek "En kötüsü geride kaldı."
Ekim 2024: Mehmet Şimşek "En kötüsü geride kaldı."
Aynı nakarat tekrar etmiş.

Aslında "En kötüsü geride kaldı" cümlesinin baş mimarı Berat Albayrak olsa gerek. Ay geçmeden aynı cümleyi tekrarlayan Berat Albayrak "Mart şubattan, nisan marttan ve mayıs nisandan daha iyi olacak" diyerek kötü günleri tümden silebilmişti.

İşin bir başka yönü daha var: 'En kötüsü geride kaldı' cümlesinden daha iyisi "Şahlanıyoruz" kelimesi olsa gerek. Bu kelime ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ait.

Erdoğan'ın bazı tarihlerdeki açıklamalarına bakalım:
Mayıs 2018: Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim sloganı: "İrade, erdem, cesaret, Türkiye şahlanıyor
Aralık 2018: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "Şahlanıyoruz" klibi.

Kasım 2020: Cumhurbaşkanı Erdoğan "Ülkemiz hazırlık devrini geride bırakıp artık şahlanış döneminde giriyor."

Ağustos 2021: Cumhurbaşkanı Erdoğan "İşsizlik rekor düşüşle yüzde 10,6'ya geriledi. Türk ekonomisi toparlanma sürecinin geride bırakarak atılım ve şahlanış dönemine girdiğini ispatlamış oldu. "

2022: Cumhurbaşkanı Erdoğan "2023 Türkiye'nin ve Türk Milleti'nin yeniden şahlanışının sembolüdür."
Şubat 2025: Cumhurbaşkanı Erdoğan "Önümüzdeki dönem ülkemiz açısından bir şahlanış dönemi olacaktır."

Son söz: Bi şahlanamadık gitti.

Bakın bugüne kadar "En kötüsü geride kaldı" cümlesi ile "Şahlanıyoruz" söylemi aynı anda çok rahat kullanılabildi. Oysa bu iki önerme birbirini yalanlamaktadır. Biri battık ama çıkıyoruz derken diğeri ata bindik şahlanıyoruz, uçuyoruz demek oluyor.

Gerçekten şahlandık mı, gerçekten uçtuk mu

Bir durumu yeniden netleştirelim: 2021 yılında kişi başına kişi başına gelirimiz 9.752 iken bu gelirle 24,1 aylık gıda ihtiyacımızı karşılıyorduk. 2024 yılında kişi başına gelirimiz 15.473 oldu ama açlığımız için satın alabildiğimiz gıda süresi 22,6 aya düştü.

Dolar bazında artan gelir aslında fakirleştiğimizi örtüyor. Türkiye'de pahalılık (reel fiyat artışı ya da dolar bazında fiyat artışı) toplumu yedi bitirdi.

Zenginleşmiyoruz tersine fakirleşiyoruz. Büyüme göstergeleri gerçeği yansıtmıyor.
Gelelim en kötüsüne

Önceki gün 'Hazine Nakit Gerçekleşmeleri' açıklandı. Mayıs ayında faiz dışı denge 348,6 milyar lira, nakit dengesi de 247,1 milyar lira fazla verdi. Mayıs ayları giderlerin daha düşük ama bir seferlik vergilerin yüksekliği nedeniyle böyle sonuçlar vermektedir.

Biz Hazine nakit durumuna yıllıklandırılmış verilerden dolar bazında bakalım:
Son 12 aylık faiz dışı denge 25,9 milyar dolar açık vermiş durumda. Yine son 12 aylık Hazine nakit dengesi ise tam olarak 68,4 milyar dolar açığı ifade ediyor.

Grafikten dolar bazında yıllıklandırılmış verileri görebilirsiniz. Ya da battığımızın resmini görebilirsiniz.