Kendi düşen ağlamaz

Yüksek ihtimalle panik atak geçiriyor.

Cezaevinin duvarları üstüne üstüne geliyor.

Zira "beni burada unuturlar mı" korkusu almış başını gidiyor.

Peki bunu nereden anlıyoruz

Saraçhane medyasından, trol ordularının paylaşımlarından, açıklamalarından, yorumlarından elbette.

İnsan gerçekten izlerken dehşete kapılıyor.

Bunlar nasıl insanlar, bu nasıl bir ikbal hırsı diye sormadan edemiyor...

Daha düne kadar arkasından gözyaşı döktükleri, Türkiye'yi kurtaracak lider diye milleti ikna etmeye çalıştıkları Kılıçdaroğlu'nu hain ilan ettiler, ağır küfürler ettiler. Hatta gaza gelip bu iş öyle sözle, ikna çabasıyla olmaz. Bir temiz dayak lazım manasına gelecek ifadeler kullananlar oldu.

CHP'de çarşı karıştı.

Peki ama Kılıçdaroğlu kime ihanet etti

İmamoğlu'na mı

Akşener'le kol kola girip Saraçhane'de otobüs üstü şovları yaparken İmamoğlu ne yapıyordu

Ya da şaibeli kurultay soruşturmasında Kılıçdaroğlu "Sırtımda hançerlerle bu yolu yürüdüm" derken yalan mı söylüyordu

Evladım dediği, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak görevlendirmek istediği İmamoğlu öncesinde de sonrasında da Kılıçdaroğlu'nun altını oymadı mı

Sadece parti içinde de değil...

İstanbul'u yarı zamanlı bir iş gibi görüp, "Bana tatil yakışıyor" diye yılışık bir yüz ifadesiyle yaptığı açıklamaları ne çabuk unuttunuz.

Yani Erdoğan'ı örnek alıyormuş da, İstanbul'u iki kez kazandığı için başına bunlar gelmiş de geçiniz efendiler geçiniz. Erdoğan'ın çalışma temposunun, vizyonunun onda biri bile gerçekten İmamoğlu'nda olsaydı. Bugün bambaşka bir İstanbul olurdu.

Her şey gözümüzün önünde yaşanıyor. En azından biz İstanbullular ne yaşadığımızı biliyoruz.

Kendi genel başkanlarını hançerleyenlerin, koltuk ve ikbal uğruna girdikleri Ali Cengiz oyunları hepimizin gözünün önünde cereyan etmedi mi Zoom toplantısı ihanetini ne çabuk unuttunuz!

Zaten CHP'deki aklı başında büyük bir kitlenin İmamoğlu'na açıktan destek olmamasının sebebi de bu değil mi Yani özetlemem gerekirse, İmamoğlu aslında kendi etti kendi buldu.

Zira er ya da geç adalet terazisi gerçekleri tartıyor.

O yüzden Erdoğan ile İmamoğlu'nu terazinin kefelerine koyup tartmaya kalkmak elmayla armudu toplamaya benzer.

Özetle pazartesi günü ne olacak bilmiyoruz.

Ancak Kılıçdaroğlu, yaşadığı onca kumpasa, ihanete rağmen eğer koltuğunu geri alır ve gereğini yaparsa kimsenin de ağlamaya hakkı yok.

Ne de olsa kendi düşen ağlamaz...

ATATÜRK'ÜN KEMİKLERİ SIZLIYOR

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Brüksel'den yaptığı çağrıyı takip edebildiniz mi Erdoğan'a baskı yapın diyor. Olması gerekenin yüzde 10'u kadar bile baskı yapamıyorsunuz diye sitem ediyor.

Yani net olarak söyleyeyim.

Koltuğunda oturmakla övündüğü Atatürk'ün kemiklerini sızlatıyor.

Yani Atatürk'ün geldikleri gibi giderler dediği Batı cephesinden ikbal aramak Özel'i nereye götürür bilemem ama milletin gönlüne götürmediği kesin.