Rum-Yunan vermeden alma peşinde!

Kıbrıs anlaşmazlığına adil, kapsamlı, sürdürülebilir bir anlaşma ile çözüm bulma hedefiyle 1968 yılından günümüze, 56 yıldır aralıklarla sürdürülen müzakerelerde ve görüşmelerde Rum tarafının bilindik uzlaşmaz tutumu nedeniyle sonuç alınamadı. Federasyon hedefli Mont Pelerin ve Crans Montana görüşmelerinin çöküşünün ana sorumlusu Güney Kıbrıs Rum Yönetimi(GKRY) Başkanı faşist EokacıEnosisçi Nikos Hristodulidis, KKTC'nin tanınmasını önlemek üzere müzakerelerin yeniden başlaması için BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'den özel temsilci atamasını talep etmesinin ardından, Ocak ayında göreve atanan Kişisel Temsilci Maria Angela Holguin Cuellar Kıbrıs'a 3. gelişinde taraflar arasında ortak zemin olmadığının net tespitini yaptı. Holguin, görev yetkisini ve haddini aşacak şekilde, özellikle federasyoncu sivil toplum örgütü, siyasetçi ve gazetecilerle gerçekleştirdiği temasları sonrasında, sivil toplumun ortak zemini olduğunu, sürecin ileriye taşınmasının istendiğini söyleyerek liderlerin bu seslere kulak vermesini istedi. Guterres'den sonra BM Genel Sekreterliğine aday olacağı öğrenilen Holguin, 'Ortak Zemin' bulamamanın başarısızlığının faturasını KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'a kesmeye kalkıştı; kabul edilmeyeceğini bile bile Holguin, Tatar'a 3'lü görüşme teklifi getirdi ve yarım asırdan fazla diplomasi ve diyaloğa imkân verilen Kıbrıs anlaşmazlığında, hâlâ daha diyaloğun sürdürülmesinin öneminden bahsetti. Holguin'in 3'lü görüşme önerisinden oldukça memnun olan Hristodulidis, şimdi de Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin yoluna taş koymaya, veto kartını kullanmaya hazırlanıyor. Türkiye'nin defalarca AB yolunda Kıbrıs'ta ödün verilmeyeceğini açıklamasına rağmen Hristodulidis'in müzakerelerin yeniden başlaması için Almanya ve Fransa'yı devreye soktuğu, kirli girişimlerinin sürdüğü öğrenildi. Hristodulidis'in bu konuda Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile tam bir uyum içerisinde çalıştığı gizli değildir. Bütün bunlar dikkate alındığında, taraflar arasında ortak zemin olmadığının tespiti yapıldığına göre, Holguin'in görev süresinin biteceği Temmuz ayını beklemeden biran önce raporunu Guterres'e sunması şart da oldu. Bu tespitlerime rağmen Rum-Yunan yetkililerinden gelen Holguin'in başlattığı sürecin henüz bitmediğine dair umut dolu açıklamalar enteresandır, yeni bir tezgahın habercisidir. GKRY lideri Hristodulidis yaptığı açıklamada, Holguin'in çabalarının kesinlikle çıkmaza girmediğini iddia etti. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hristodulidis "Farkında olduğumuz ve birçoğunu öngördüğümüz sorunlar ve zorluklar var, ancak Holguin çalışmaya devam ediyor" dedi. Hristodulidis, müzakerelerin yeniden başlatılmasına yönelik beklentilerin nasıl yaratılabileceğini görmek için şahsen kendisiyle, aynı zamanda bazı AB üyesi ülkelerle, AB üyesi olmayan ülkelerle ve BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleriyle temas halinde olduğunu söyledi. Hristodulidis "Ne istediğimizi, ne amaçladığımızı çok iyi biliyoruz ve bir görüşme başlatmanın mümkün olacağını ümit ediyoruz. Bir diyalog başlatmak, görüşmelere devam etmek için gerçeklerin var olup olmadığını görmek üzere bir görüşme yapmak için, pozisyonlarınızda ve argümanlarınızda kendinizi güvende hissettiğinizde, korkacak hiçbir şeyiniz olmaz" dedi. Hristodulidis'in müzakerecisi Menelaos Menelau da patronunu doğrularcasına "çıkmazda değiliz, zorluklara rağmen çaba devam ediyor"