Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün AK Parti Balıkesir İl Kongresi'nde,
"Baas rejimi düştü, bakıyorsunuz yasını ana muhalefet tutuyor. Ellerinden gelse grup kürsüsünde zalim Esed'e mersiye yakacaklar" dedi.
CHP'deki anormalliği anlatan en güzel ifade bu...
FETÖ, 2014 yerel seçimlerinde CHP'nin desteklenmesi kararı aldığından beri CHP'nin, Cumhuriyet değerleri ile ilgili bütün ayarları bozuldu.
Kılıçdaroğlu CHP'si, ABD'ye FETÖ'nün davetlisi olarak gitti, oturdular kalktılar.
Kılıçdaroğlu dönüşte, FETÖ'nün talimatı gibi "Erdoğan kaçacak biz yakalayıp getireceğiz" diye ahkâm kesti.
Sadece FETÖ terör örgütü değil, bölücü terör örgütü PKK'nın partileri ile de CHP can ciğer kuzu sarması oldu.
PKK'nın partilerinin sözcüleri, Meclis'te CHP sıralarına dönüp "bizim sayemizde kazandınız, bu sıralarda bizim sayemizde oturuyorsunuz" diye parmak salladılar.
CHP dut yemiş bülbül kesildi...
CHP normal değildi...
Manevi meselelerde de normal değildiler...
11 Haziran 2020'de, CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu (şimdi İstanbul Baro Başkanı); Meclis'te yaptığı konuşmada; "Benim görüşüme göre Topkapı Sarayı da müze olarak korunmalı, Ayasofya da müze olarak korunmalı. Hatta Sultanahmet de müze olmalı çünkü bunlar artık bizim kendi şeyimiz değil, insanlığın ortak mirasıdır bunlar..." dedi.
Milli mesellerde de normal değildiler.
Türk Silahlı Kuvvetleri sınır ötesi operasyonlara başladığında, "Afrin'in içine girilmesin, direniş büyük olur, asker zayiat verir" diyen yine o dönemin CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'ydu...
CHP normal değildi...
Azerbaycan, Karabağ'ı kurtarma harekâtı başlattığında, CHP Genel Başkan Başdanışmanı emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz, "Türkiye'den Azerbaycan'a silah yardımı yapıldığı ve söylentilere göre cihatçı grupların da Azerbaycan'a gönderildiği ifade ediliyor." diye konuştu.
CHP zihniyetinin karakteri bu. Milli meselelerde yalanlarla, iftiralarla, kirli algı operasyonlarıyla Türkiye'yi dışarıya jurnallemek.
CHP normal değildir.
Özgür Özel döneminde de aynı havada oldular...
Şu Suriye meselesinde, CHP, başta Özgür Özel, karaya vurmuş balık gibi çırpındı, hala çırpınıyorlar...
Bütün dünya, Türkiye kazandı derken, ABD Dışişleri Bakanı, AB Komisyonu Başkanı apar topar Türkiye'ye gelirken Özgür Özel'in ne dediğini hatırlayalım:
"Bir siyasi illüzyonla; 'Efendim Suriye'de Erdoğan başardı...' Erdoğan başarmadı. 'Erdoğan kazandı...' Hayır, Erdoğan kazanmadı. Suriye'de İsrail kazandı, ABD kazandı... 31 Mart seçimlerinin yenilgisini, Suriye'de yaşananlarla telâfi edip moral bulmaya çalışan bir iktidar ve bir siyasi illüzyon çabasıyla karşı karşıyayız..."