Tevhid söylemde mi kaldı Modern çağın görünmez putlarını kim kıracak
HÜSEYİN DEMİR
Tevhid… Yani Allah'tan başka hiçbir otoriteye kayıtsız teslim olmamak. Kelimede kolay, dilde yaygın; peki hayatta ne kadar gerçek
Bugün camilerimiz dolu, ezanlarımız semayı inletiyor, "Allah birdir" diyen milyonlar var. Ama soralım: Hayatımızda kaç merkez var Kararlarımızı Allah mı belirliyor, yoksa moda, çıkar, korku, çevre baskısı mı Tevhid bir iman cümlesi olmaktan çıkıp bir hayat sistemine dönüşmedikçe, dillerde kalır; kalplere inmez, sokaklara hiç inmez.
Kur'an'ın anlattığı putlar sadece taş heykeller değildi. Onlar bir bağlılığın, bir boyun eğişin simgesiydi. Hz. İbrahim baltayı putlara vurmadı aslında; insanların teslimiyet refleksine vurdu. "Beni gökleri ve yeri yaratana yöneltiyorum yüzümü" derken, miras aldığı düşünceyi bile sorguladı. Çünkü tevhid, önce miras alınanı değil, hakikati esas alır.
Bugünün putları meydanlarda değil; ekranlarda, hesaplarda, zihinlerde. Eskiden putlar tapınakta dururdu; şimdi ceplerimizde duruyor. Sosyal medya takipçileri, banka hesapları, ideolojik aidiyetler, kariyer hedefleri… Kimse "ben putperestim" demez ama herkes bir şeyin önünde eğiliyor. Kimi like ( beğeni kazanmak) uğruna, kimi maaş uğruna, kimi konforunu bozmamak uğruna…
Kur'an "Hevâsını tanrı edinenleri görmedin mi" derken aslında bugünü anlatıyor. Çünkü artık Firavunlar saraylarda değil; ruhlarımızın içinde. Herkesin küçük bir "benlik putu" var. En tehlikelisi de bu.
Peki çözüm ne
Tevhid bir slogandan ibaret kalmamalı. Çünkü sloganlar adam yetiştirmez, sadece coşku üretir. Coşku da rüzgâr gibi eser gider. Bizim ihtiyacımız olan, aklı ikna eden, vicdanı dirilten bir tevhid bilinci. Sadece "Allah vardır" demek yetmez; "O varsa diğerleri yok hükmündedir" demek gerekir.
Bu, siyasetten kopuk bir iman değildir. Çünkü sahte otoritelere boyun eğmeyen bir toplum, gerçek adalet düzenini kurar. Bu, ahlaktan kopuk bir iman değildir. Çünkü Allah'tan başkasından korkmayan biri, insanlardan utanır ve hakkı gasp etmez. Bu, ekonomiden kopuk bir iman değildir. Çünkü