LÜMPEN aklı

Daimî okuyucularımız bileceklerdir ki; bu sütunda ne zaman İmamoğlu ailesinden, aile fertlerinden söz etsek onların zatlarına bitişik olarak lümpenlikten de bahsetmişizdir.

Her ne kadar sözlükler 'lümpen'e; ayak takımı, sınıfsız, yoksul, serseri gibi karşılıklar verseler de; biz daha çok bu kavramı; görgüsüz, itici, sefil, kendini olduğundan başka göstermeye çalışan, zır cahil olduğu halde allame pozları takınan... anlamlarda kullandık.

Söz konusu kavrama hangi karşılığı verirsek verelim, hepsinde ortak bir kabul vardır; o da lümpen kişilerin 'akıl'dan az nasiplendikleridir, yani 'aklı kıt' kişiler olduklarıdır.

Hal böyleyken; Ekrem İmamoğlu bir lümpen ise, dünyanın en büyük vurgunlarındanyolsuzluklarından birini gerçekleştiren örgütü hangi akılla kurabiliyor ve yönetiyor sorusu can yakıcı bir şekilde ortalığa düşüyor.

Mesele şu;

Mutasavvıflar aklı çeşitli merhalelere ayırıyorlar ve en alt sıraya da 'aklı maaşmeaş'ı koyuyorlar.

Sıralama şöyle; 1- Akıl maaşmeaş; aşağıda ayrıntılı bir şekilde anlatmaya çalışacağız. 2- Aklı mead; gayesi, hedefi, amacı olan akıl. 3- Aklı selimsalim; barışçıl, tutarlı, mutedil, vasat, hümanist... akıl. 4- Aklı nurani; kişisel iradenin devre dışı kaldığı, salt sezgiye ve sevgiye endeksli akıl. 5- Aklı Sultani; aklı nuranide devre dışı kalan iradenin tekrar devreye girdiği en yüksek akıl seviyesi, bir nevi mutlak akıl, otoriter akıl, buradaki otoritenin baskılama, saldırganlık ve ötekileştirme ile bir ilgisi yoktur; rızaya dayalı bir otoriterlik söz konusudur. Herkesin rızasını alarak herkesin önüne geçmek yüksek akıl gerektirir.