İkiden biri; üçüncüsü yok...

1

Hatırlarsanız, Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye'ye yönelik ilk sınır ötesi operasyonunu 15 Temmuz'dan sadece 40 gün sonra 24 Ağustos 2016'da yapmıştı. (Fırat Kalkanı Harekatı)

Biz ise, çok daha önceden Türkiye'nin sınır ötesi operasyon yapmasını söyleyegelmiştik.

Mesela;

25 Eylül 2014: "...Dosta düşmana gerektiğinde sıcak çatışmaya girebileceğini göstermesi gerekir. Göstermesi gerekir ki, bölgede ve dünyada bölgeyle ilgili bütün unsurlar hesaplarını ve planlarını yaparken Türk ordusunun vurucu gücünü hesaba katsınlar..."

02 Temmuz 2015: "Bir ülkenin siyasi söylemlerinin muhataplarından gerekli etkiyi sağlaması için iki unsurla desteklenmesi gerekir:" Asker ve ekonomi...

02 Ekim 2015: "Savaş kirlidir, savaş onursuzdur, savaş yıkımdır, savaş vahşidir, savaş acımasızdır, savaş hukuksuzdur, savaş ölümdür, savaş insanlığa karşı işlenmiş en ağır suçlardandır, bunu bilir bunu söylerim.

Ama... Türkiye'nin çevresinde ve bölgede sıcak çatışmaların ve savaşların sona ermesierdirilmesi Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sınır ötesi harekat yapabilme güç ve imkanını göstermesiyle doğrudan ilişkilidir."

06 Aralık 2015: "Bu sütunun okuyucuları hatırlayacaklardır ki, biz öteden beri Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin sınır ötesi harekat yapmasını savunanlardanız."

18 Şubat 2016: "Eğer, uçağımız düştüğünde Türkiye Suriye'ye karadan müdahalede bulunsa idi... muhtemelen bugünkü Suriye'de tablo çok değişik olacaktı..."

21 Şubat 2016: "Evet, dedim! Evet, yazdım. Evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'nin içine doğru kara harekatında bulunmasının kaçınılmaz ve doğru olacağını ifade ettim."

Ve harekattan hemen sonra;

28 Ağustos 2016: "Şimdi! 15 Temmuz darbe girişimine maruz kalmışken. Başta ABD olmak üzere bütün Batı'nın darbe destekçisi tavrı suçüstü olmuşken; buna mukabil, milletimizin destansı direnişi sayesinde darbe akamete uğratılmışken; 15 Temmuz'dan itibaren bir aya varan özgürlük ve bağımsızlık nöbetleri sayesinde savunma siperleri tahkim edilmişken, PKKPYD ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin, ister kendi kararıyla, ister başkasının emir komutasında gerçekleştirdikleri eylemlerinin asıl hedefinin memleketin ve milletin, birliği ve dirliği olduğu ayan beyan ortaya çıkmışken... Bu atalet, bu çekingenlik niye Niçin sınırı bir kez geçmişken, harekatı, Fırat'ın doğusundaki bütün terörist unsurları süpürerek Halep'e kadar sürdürmediniz"

2