Endüstriyi 'özel ağ'larla donatacak

İletişimde yüksek hızlı ve az gecikmeli seviyeye yani 5G'ye geçiş takvimimiz önceki gün yapılan 5G Yetkilendirme İhalesi ile nihayet netleşti. Ve artık herkesi 1 Nisan 2026'da başlayacak 5G Devrimi'nin hayatımızı nasıl değiştireceği heyecanı sardı. Hazineye 3.5 milyar dolardan fazla gelir sağlayacak ihaleyi Vodafone'un Ankara'daki ofisinden canlı izledim. Haliyle günü 5G'nin getireceği yenilikleri inceleyerek ve konuşarak geçirdim. Bugün kullandığımız internetin en az 10 kat daha hızlı olacağı ve kimi yerde 100 kata çıkacağı bu yeni dönem, günlük hayatı ve ekonomiye ilişkin öngörüleri radikal bir şekilde değiştirecek. Anladığımı iki başlıkta özetleyeyim. Birincisi şirketler üretimde, satışta ve takip işlemlerinde değişimi hissedecek aksiyonu başlatmak için hevesli, bireyler ise waoow dedirtecek farkı bir an evvel görmek istiyor. İkincisi, dünyada 5G'nin kullanım alanları ve ekonomiye katkılarını ölçebilecek çok örnek ve bu konuda yapılmış çok fazla araştırma mevcut. Örneğin sadece doğrudan cihaza (Direct-to-Device - D2D) iletişimi potansiyel olarak 2032 yılına kadar 100 milyar dolarlık bir pazar oluşturabilir. Bunun gibi farklı pazarlardan örneklerle yapılan araştırmalardan yola çıkarak çeşitli rakamlar paylaşmaktan ziyade tüketici talebinin yeni nesil hizmetlere ne kadar hazır olduğunu tespit etmeli ve yatırım maliyetlerinde maksimum verimlilik için mevcut altyapımızı bu yeni teknolojilere nasıl daha iyi entegre edebileceğimize odaklanmamız gerek.
Şimdi, teknik detaylara fazla girmeden 5G'li hayatın neler getireceğini biraz daha açayım:
Bireylerden başlayalım, en önemli beklenti dolandırıcılığın azalması. Dijital bankacılık ve e-ticaret işlemlerinde daha güvenilir bir ortam sağlayacağı için dolandırıcılığın zorlaşacağı öngörülüyor.
Akıllı şehir uygulamaları yaygınlaşacak, yol güvenliği ve akıllı trafik takipleri hızlanacak. Sürücüsüz otomobiller, akıllı evler hemen hayata geçmese de kullanım örnekleri çoğalacak.
Akıllı şebekelerin yaygınlaşması ile enerji verimliliği, trafikte optimizasyon gibi yaygınlaşan akıllı şehir uygulamaları sürdürülebilirlik hedeflerinde mesafe alınmasına katkı sağlayacak.