HAYIR, bu başlık ile bilim kurgu filmlerinde göreceğiniz sualtında kurulmuş bir şehirden söz etmiyorum. Aldığımız her nefesin 3'te 2'sini sağlayan denizlerde, sağlıklı bir yaşam kurma çabasından bahsediyorum. Geçenlerde dünyanın 4. büyük konteyner operatörü DP World'ün davetiyle Marmara Denizi'nde çok özel anlara tanıklık ettim; mercan dikimine. Ekonomik faaliyet ve sürdürülebilirlik anlayışını bir araya getiren bu deneyimi sırasıyla anlatayım. DP World Yarımca CEO'su Kris Adams, DP World yöneticileri, Deniz Yaşamını Koruma Derneği (DYKD) Başkanı Volkan Narcı ve derneğin gönüllüleri ile birlikte bir tekneyle Marmara Denizi'ndeki Tavşan Adası'na doğru yola çıktık. Enerjisini, üstündeki güneş panellerinden alan tekneyle yolculuğumuz sırasında Kris Adams, Akdeniz ile Marmara Denizi arasındaki mercan köprüsünü yeniden canlandıran Sarı Mercanların Korunması projesinin nasıl başladığını anlattı: "Global ticareti mümkün kılmaya çalışan bir firma olarak denizde sürdürülebilir yaşam bizim için ekstra önemli. Geçen yılki müsilaj sorunu dikkatimizi daha yoğun bir şekilde Marmara Denizi'ne yöneltti. Arayışımız bizi DYKD ve sarı mercanlarla tanıştırdı. Sonrası organ nakli titizliğinde yürütülen bir operasyon." Adams, organ nakli derken aslında çok da uzak bir benzetme yapmıyor. Zira mercanlar bir bitki türü. Ancak sarı mercanlar hayvan türü ve denizlerin akciğeri olarak nitelendiriliyor. Bulundukları bölgeyi temizliyorlar ve diğer canlılar için önemli bir hayat kaynağı oluyorlar. DYKD gönüllüleri, Tavşan Adası kayalıklarına mercan dikimi yaparken biz de teknedeki monitörden bu işlemi izledik. Gönüllüler, hiçbir mercanı kaybetmek istemiyorlar. Oldukça zahmetli ve dikkat gerektiren bir operasyon. İlk kez İspanya'da yapılan ve Türkiye'de de daha önce uygulanıp başarılı olunan mercan naklini Narcı, "Denizin 30 metre altında gelecek 50 yılı inşa etmek" şeklinde