Yıldızları bir türlü barışmadı. Daha önce de kavga etmişlerdi.

"Oy vermeyen seçmene 'bidon kafa' diyen zihniyet yanlıştı. Kutuplaşma ortamından beslenenler var. Normal siyaset ortamında kendisine yer olmadığını düşünenler var" deyip asrın yazarımız İbn-i Bidonî hazretlerine çok pis giydirmişti Özgür Özel.

İbn-i Bidoni çok kızmıştı buna ve çok sert bir cevap vermişti;

"Namuslu gazetecilere küfreden trollerin abisi Özgür Özel, sana bu iftiranı yedireceğim. Bana milletvekiliyken yıllarca 'Yılmaz abi' diyen Özgür Özel, şimdi niye çıkıp iftira attığını (gözlüğünü çıkardın ama) gözüne sokacağım."

Asrın yazarımız Özgür Özel'e hem yedirecekti hem de gözüne sokacaktı!

Derken Özgür Başkan, "iktidara gelirsem rakıyı ucuzlatacam, litresini 140 liraya içirecem" dedi ve akan sular durdu. Asrın yazarımızı en hassas yerinden vurdu...

Rakı!..

İbn-i Bidoni kendinden geçti. "Rakı içki değildir. Rakı, vatan sevgisidir. Türkiye rakıdır, rakı Türkiye'dir..." dedi.

Rakı geldi kavga bitti. Yedirmek-gözüne sokmak neyin bitti!..

Söz konusu rakıysa, gerisi teferruattı.

Lakin ayılınca, rakının etkisi geçince kaldığı yerden devam etti asrın yazarımız. Söz vermişti bir kere. Yedirecekti, gözüne sokacaktı!

Özgür Özel'e "Armut gibi geziyor" dedi.

Armut!

"Yedireceğim" dediği adamı yemeğe niyetliydi zahir!