154 milyon liralık bir kamu zararından söz ediliyor ama gidişata bakılırsa rakamlar daha da büyüyecek gibi.

Geçen sene Ankara Büyükşehir Belediyesi'ndeki konser vurgunu ortaya çıktığında Mansur Yavaş çok garip bir savunma yapmıştı. (Savunma mıydı, itiraf mıydı pek anlamadık)

"Ebru Gündeş, Canan..vs, o kadar değil şu kadar aldı", "Işıkçıya sesçiye fıstıkçıya o kadar değil şu kadar verdik" demişti. "Kurulum masrafı da o değil, bu..." demişti.

İddia edildiği gibi ya konserlere 230 milyon değil, 216 milyon ödendiğini öğrenmiştik!..

Vurgunun boyutunu düzeltmiş oldu Mansur Yavaş!.. Sonra bazı bürokratları kovdu falan filan...

Ama konser vurgunu davasından kurtulamadı.

CHP'li belediyelerde yaşanan her "yolsuzluk-vurgun" davasında olduğu gibi yine itirafçılar çıktı ortaya.

Bir belediye çalışanı, 'Mansur Yavaş'ın onayı olmadan hiçbir etkinliğin yapılamadığını' söyledi.

Her CHP'li belediyenin kendine has bir vurgun biçimi var! Mesela birinde bir sıvacının hesabından 1 milyar lira çıkar. Öyle ya 1 milyarlık sıvayı kime yaptın..

Her "yiğidin" bir yoğurt yiyişi var!

Bazısı, yurtdışından gelen baklava kutusunda "Euro" yemeyi seviyor mesela.

Bir diğer CHP'li belediyede 150 milyon liralık "tabut, ceset torbası, kefen, karton bardak, çöp torbası" stoku tartışılır. Ve mahkemeye intikal eden 154 milyonluk konser vurgunu!..

Konserlerde 'homini hoppidi' oynarken vurgun yapılmış.

90'lı yıllarda Sezen Aksu söylüyordu;