Batı basını 'Suriye ile ilgili' neler söylüyor diye bakıyoruz. Günlük takip ediyoruz.

Kendileri açısından olumlu olumsuz farklı yorumlayanlar var.

Ama hepsinin ortak söylemi (manşetlerinden toparladığım) şunlar;

"'Erdoğan kazandı', 'Türkiye bölgede nüfuzunu artırdı', 'Türkiye bölgesel güç olduğunu gösterdi', 'Erdoğan'la anlaşmadan olmaz', 'AB'nin Türkiye'ye ihtiyacı var..", ila ahiri... (Hepsini tek tek yazamam, yerim yok. Gugıl'dan bakıverin artık!)

Bizde ne var..

"Türkiye'ye düşmanlık yapmış olan zalim Esed kaybetti ve kaçtı diye üzülen bir muhalefet var.

Eskiden böyle durumlarda 'akılalmaz' deyip hayret ediyorduk. Ama artık etmiyoruz.

Kazanmak için rulet masasına oturdular. Erdoğan'ı indirmek için; Amerikan oğlanı oldular. Yetmedi çapulcu, faşist, komünist, Lgbt'ci, PKK'ı, FETÖ'cü.., vesaireci oldular. Velhasıl Erdoğan'a karşı olan ne varsa, o oldular. Yani bunlar her şey olabiliyorlar.

Yıllardır şunu söylüyorum, yazıyorum;

"Türkiye'de muhalefet, 'mevzubahis Erdoğan'dan kurtulmaksa, vatan teferruattır!' kafasını yaşıyor."

Metafor falan değil, gerçek!

Katil Esed kaçmış. İşkenceci cani Baas rejimi yıkılmış. Suriye özgür...

Eloğlunun endişelenmesini anladık. Onlara çok koydu. Ama herifçioğlu en azından; 'hep beraber çullandık ama Erdoğan kazandı' diyerek itiraf ediyor.

Lakin içimizdeki "çağdaş, laik, ilerici, aydınlanmacı, müstemleke çocukları, Nusayricilere daha çok koymuş!..