'Şaibeli kurultay' davasından henüz karar çıkmamışken tekme tokat birbirlerine girdiler.

Koltuk, ihtiras, intikam, ihanet, hançer, tükürük, pavyon.., N ararsan var.

Siyaset tarihimizin gördüğü en paçoz "parti içi iktidar" kavgası bu.

Şaibeli kurultay davasının bir numaralı aktörü Eko aynı zamanda "yolsuzluk, irtikap, rüşvet, suç örgütü kurma ve yönetme" şaibesiyle tutuklu.

Gölge başkan Özel dışarıda. Kendini kurtarmak için Eko'yu kurtarmak zorunda!

Ve mutlak butlan kararı çıkarsa ikisi de ayvayı yiyor. Zira bu ikilinin örgütleriyle birlikte Bay Kemal'i hançerledikleri tescillenmiş olur.

Hani "CHP'ye atanacak kayyımın yüzüne tükürürüz" diyorlardı ya.

Ya kayyım, ya Bay Kemal!..

Aşağı tükürseler kayyım, yukarı tükürseler Bay Kemal. Kaçarı yok!

Bay Kemal onca zamandır 'beni arkamdan hançerlediler' deyip duruyordu.

Takdiri ilahi.., kim derdi ki; Bay Kemal'i sırtından hançerleyip tasfiye eden ekip, gün gelecek Bay Kemal'in kucağına düşecek!

Ee, İntikam soğuk yenen bir yemektir.

Eko içeriden Özel dışarıdan Bay Kemal'e gözdağı veriyor.

Bay Kemal'in "hainlere" boyun eğecek hali yok.

Dönmek için gerekçesi çok mantıklı, vicdani ve gayet nizami. "Tamam bana kelek attınız. Ama kumpas deşifre oldu, kurduğunuz tezgah bozuldu. Ne edeyim, CHP'yi kayyıma mı bırakayım! Ben Kemal dönüyorum."

Neden olmasın canım!..