Bir bardak suda fırtına koparmak, tehdit hakaret bunların işi...
Devlete parmak sallayarak güya sert siyaset yapıyorlar.
Emekli Kemal hep yapardı bunu. Hakimi savcıyı mahkemeleri tehdit ederdi. Devlet kurumlarımın kapısına dayanırdı. Yeri gelir memura parmak sallardı. Kendi seçmenine 'tıpış tıpış bize oy vereceksiniz" derdi.
Bazen de vatandaşa ayar verirdi. "AK Parti'ye oy veren öğretmene öğretmen demem" demişliği vardır.
Ama kimse iplemedi Bay Kemal'i...
Sonunda tıpış tıpış gitti!
CHP cephesinde değişen bi'şey yok.
"Dönüşüm değişim..," falan dediklerine bakmayın.
Hepsi aynı bu değişiklerin!..
Meclis koridorlarında bakanın önünü kesip eşkıyalık yaparlar.
Kanunlara aykırı açtığı kreşler için "hadi sıkıyorsa kapatın" deyip Don Kişot misali sallar Eko.
Özgür Özel de tehditler savurup 'tuzsuz deli bekir' gibi naralar atar.
Dün, terör örgütü PKKKCK üyesi olmaktan tutuklanan Ahmet Özer'i ziyarete gitti.
Çıkışta yine devlete ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'i tehdit etti Özgür Özel;
"Cürmün kadar yer yakarsın. Yazıklar olsun ki gücünü diplomandan değil, sahiplerinden, talimat alıyorsun, hukuksuzlukların cezasını çekersin... Tevbe et, istifa et, pişmanım de.., ila ahiri..."
Bu tehdidinden sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel hakkında 'kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret' ve 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçundan re'sen soruşturma başlattı.
Aslında geç bile kalındı.
Çünkü yaklaşık 1 ay önce aynı savcıya; "vicdanı olmayan, aklı olmayan hastane hastane gezen mahkumları cezaya boğan, adliye adliye hukuk katledilsin diye gezen bir cellattır. Bu vicdansız bu millete hesap verecektir" demişti Özgür Özel.