Diplomasi fırtınası ve Masailer!..

Maltepe'de 2,2 milyon kişiyi toplamıştı. Metrekareye 10 kişiyi sığdırmıştı!.. Konya'da bilmem kaç kişi toplandı. Rakam vermediler ama 1-2 milyon vardı herhal. Sonra Van'a gitti Özgür Özel. Haraçhane Medyası yine rakam vermedi, biri; "meydan hınca hınç doldu" dedi. Kim bilir belki de meydanda kaç on yüz bin milyon vardı!..

Bazıları cami duvarına işedi, bazıları meydanlarda ana avrat küfretti, bir kısmı twerk yaptı, direğe tırmandı, çoğu zıp zıp zıpladı.

Böylece hükümeti erken seçime zorlayacak ve her şeyden önce "yolsuzluk" "rüşvet" "irtikap" "suç örgütü kurma" şüphesiyle tutuklanan Eko'yu içeriden çıkaracaklardı. Sürekli gündemde kalacaklardı...

Ama yine olmadı...

PKK kendini feshettiğini ilan etti. Nesillerin barış ve kardeşlik içinde yaşadığı, geleceklerine güvenle baktığı bir Türkiye için başlayan sürecin en önemli eşiği aşılmıştı.

Eko'yu kurtarma atraksiyonları gündemden düştü!

Ardından İstanbul'da Rusya Ukrayna müzakereleri başladı.

Antalya'da NATO Dışişleri Bakanları toplantısı vardı. Trump, Salman ve Şara'nın buluştuğu Riyad'daki toplantıya Erdoğan telekonferansla katıldı.

Dün İran ile E3 olarak adlandırılan nükleer anlaşmanın tarafları İngiltere, Fransa ve Almanya'nın Dışişleri Bakan Yardımcıları İstanbul'da toplandı.

Bunlar yetmiyormuş gibi Erdoğan (yine dün) araya bir diplomatik ziyaret sıkıştırdı. Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'ne katılmak üzere gittiği Arnavutluk'a gitti...

Hepsi 1 hafta içinde oldu.

PKK'nın kendini feshetti. Ardından merkez üssü Türkiye olan tam bir "diplomasi fırtınası." yaşandı.

Eko sorunsalı böylece gündemin çok gerisinde kaldı.

Sadece 'benden de haraç istediler' diye şikayet eden müteahhitler çoğaldı.

CHP'de tedirgin bir bekleyiş başladı.