Eğer söyleyebilecek bir şeyiniz yoksa hiçbir şey söylemeyin.

Okan Hoca dinlemede kalın... Zira; yaşananlar sizin adınıza her şeyi anlatır, anlatıyor da.

F.Bahçe'nin soğuk nefesini ensenizde hissettirdiği bir süreçte üç puan düğün bayram.

Düşünün... Kazanılan ilk köşe vuruşunda Mertens'in ortasında topun gelişine ustaca vuran Ahmed Kutucu ile golü buluyor ve maçın başında avantajı ele alıyorsunuz. Ne güzel! Ne yapmanız gerekir

Tempoyu artırıp, devamını getirmelisiniz ki, rahat edesiniz.

Ama ne mümkün!

G.Saray güçsüz ve yorgun

Anlıyorum Lig, kupa ve Avrupa...G.Saray gibi çoklu hedefi olan bir takım için üç kulvarda üç günde bir maç oynamak kolay değil ama oynamalısınız.

Yorgunluklar... Duygu düşüşleri... Stres... Beklenmedik sakatlıklar... Hele bir de takımın enerji motorları Yunus ortada yok ve Barış kulübedeyse tıkanıp kalıyorsunuz. Oyunu öne taşıyamıyorsunuz. Kırılganlıklar yaşıyorsunuz. Niye

Üçlü savunma macera

Maça dörtlü savunma ile başlıyor, top G.Saray'a geçtiğinde Jelert'i öne atarak 3-4-1-2'ye dönüyorsunuz ama Osimhen'e top taşıyan yok. Kanatlar çalışmıyor Sallai, Mertens, Sara ve Torreira vasat, hâliyle orta sahanız kırılgan olunca G.Antepli oyuncular yol geçen hanı gibi kolaylıkla geçiyor. Böyle durumda üçlü savunma macera.