Azerbaycan, Vatan Savaşı'ndan sonra yepyeni bir döneme girdi

Azerbaycan'a kaç kez gittim hatırlamıyorum. Her gidişimde yeni bir şey öğrendiğimse muhakkak. En son geçtiğimiz hafta oradaydım. Bakü'deki fiziki değişimi gördüm. Siyasi atmosferin, Karabağ'ın özgürleştiril-mesinden sonra nasıl değiştiğine de şahitlik ettim.Savaştan hemen önce, son meclis seçimlerini takip etmek üzere gittiğim Bakü'de, "gençleştirme" harekatının tam manasıyla başarılı olmadığını görüp, yenilenen mecliste eskilerle yenilerin dengesine şahitlik etmiştim.O günlerde Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev ile 1'nci Yardımcısı Hanımefendi Mihriban Aliyeva'nın siyasette yeni bir yola girdiğini gözlemlemiştim.ALİYEV'İN ÖNDERLİĞİ PEKİŞTİSonrasında Karabağ'ın özgürleştirilmesi için başlatılan Vatan Savaşı'nda Azerbaycan topyekun birliktelik gösterdi. Devlet ile millet hep birlikte olağan üstü bir zafere imza attı. Aliyev'in önderliği pekişti. Mihriban Hanım'ın konumu güçlendi.Ve Azerbaycan'daki siyasi tartışmalar duruldu.Bu gidişimde dikkatimi sadece Bakü'nün çehresinin değişimi çekmediBir de devletin kurumsallaşma adımlarının hızlandığını gördüm.Örneğin sivil toplum kuruluşları ile ilişkileri düzenleyen, projelere finansman desteği veren Azerbaycan'ın yeni bir kurumunu ziyaret etme şansı buldul. Bizdeki Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü'ne denkQeyri-Hokumet Teşkilatlarına DövletDesteyi Agentliyi Başkanı Aygün Aliyeva ile görüştük.TÜRK İŞ İNSANLARI, AZERBAYCAN'IN HER SEKTÖRÜNDE ROL ALIYORÖte yandan Türkiye'nin Azerbaycan'daki kurumlarının faaliyetlerini de takip ettik. Burada söylemek isterim ki Türk iş adamlarının kurduğu Türkiye Azerbaycan İş Adamları Derneği'nin kahvaltısında tanıştığım iş insanlarının her geçen gün artan ticari kapasitelerini görmek bizi ziyadesiyle memnun etti.İnşaattan, gıdaya, sağlıktan alt yapıya, elektronik ve bilişim sektörüne kadar bir çok alanda burada yatırım ve istihdam sağlıyorlar.Azerbaycan'a yine bir seçim döneminde gözlemci olarak gittiğimde bindiğim bir taksinin şoföründen edindiğim bilgilerden yola çıkarak, "Gelirlerin paylaşımı konusunda atılacak her adım, devlet ile halkı birbirine daha da yakınlaştıracak" demiştim.Azerbaycan'da, şu anda asgari ücretten tutun da ücretlere kadar bir çok iyileştirme yapılıyor. Sokaktaki insanlar olanlardan memnun ama "yetmez" diyor.Bu arada özgürleştirilen vatan topraklarının imarı, iskanı istihdamı konusunda da hummalı bir çalışma var.Türkiyeli iş insanlarının da bu çalışmalarda büyük gayreti var.Azerbaycan ile Türkiye arasında hiç olmadığı kadar güçlü ilişkilerin yaşandığı böyle bir dönemde Türk misyonlarının yükü daha da arttı. Başta Bakü Büyükelçiliğimiz olmak üzere, TİKA'sından Yunus Emresi'ne, Mağrif Vakfı'ndan, Anadolu Ajansı'na, TRT'ye kadar tüm kurum ve kuruluşlarımız Azerbaycan'daki Türkiye duyarlılığını canlı tutmakla yükümlü.Bu bağlamda, koordinasyonun önemine ve kişisel kaprislerin bir kenara bırakılması hususuna dikkat çekmek istiyor ve susuyorum.Cepheye yemek