Irak Türkiye arasındaki terörle mücadele zaptının şifreleri

Ankara ve Bağdat bir süredir başta terörle mücadele olmak üzere, su meselesinden Kalkınma Yolu'na birçok başlıkta işbirliği için art arda görüşmeler yürütüyordu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın nisan ayında Irak ziyareti sırasında 27 anlaşma ve mutabakat zaptı imzalanmıştı. İki ülke güvenliğin yanı sıra ekonomi, ticaret, su, enerji, elektrik, ulaştırma gibi diğer alanlarda da ortaklığı derinleştirme kararı almışlardı.

15 Ağustos günü ise Ankara'da iki ülkenin dışişleri, savunma bakanları ile istihbarat yetkililerini bir araya getiren Yüksek Düzeyli Güvenlik Mekanizması toplantısı yapıldı. İki ülke savunma bakanları "Askeri, Güvenlik İşbirliği ve Terörle Mücadeleye Dair Mutabakat Zaptı"nı imzaladı. Bazı başlıkları açıklanan mutabakatın ve görüşmelerin perde arkasında yer alanlara bakacağız. Sizlerle önce diplomatik kaynaklardan edindiğim bilgileri paylaşacağım:

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

'TERÖR ÖRGÜTÜNDENARTIK IRAK DA RAHATSIZLIK DUYUYOR'

- Tarihi bir metin olarak tanımlanan mutabakat zaptı, her iki ülkede de bir onay sürecinden geçecek.

- Terör örgütünden artık Irak da rahatsızlık duyuyor. Iraklı yetkililerin konuşma metinlerinde de bu yönde ifadeler bulunuyor. Iraklılar terör örgütünün ülkelerini istismar etmesini istemiyor.

'IRAK TERÖR ÖRGÜTÜNÜN YAYILMACILIĞININFARKINDA'

- Irak terör örgütü PKK'nın kendi topraklarında yayılmacı bir politika izlediğini net bir biçimde gördü.

- Kuzeydeki terör yuvalarına Sincar eklendi. Ancak asıl tedirgin eden adım, terör örgütünün Bağdat'a kadar inmesi oldu. Örgüt siyasi partilere nüfuz etmeye başladı.

- Örgütün kullandığı yöntemler FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütlerine benzer. PKK güneye indikçe, Araplar da Bağdat yönetimi de karşı karşıya oldukları tehlikenin bir anlamda farkına vardılar.

- Anlaşmalar işte bu ihtiyaçların bir bütünü olarak ortaya çıktı. Askeri, güvenlik ve terörle mücadele alanında iki ülke arasındaki anlaşma ortak iradenin göstergesi.

YAN YANA GETİRİLENİKİ KRİTİK TANIM

- Bağdat hükümetinde terörle mücadelenin kurumsal yapısı atılan adımlarla güçleniyor.

- 10 ay önce PKK'ya yönelik hiçbir adım atılmıyordu. PKK bakımından gayri hukuki bir durumu yoktu.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

- Aralık ayında tehdit, mart ayında yasaklı örgüt oldu.

- İki gün önce imzalanan mutabakat zaptı ile ilk kez mücadelede hukuki bir zemin oluşturuldu. Terör örgütü ve veya yasaklı örgüt ifadesi aynı cümlede kullanıldı. Sonuçta iki tanım yan yana getirildi.

- Irak hükümeti PKK'ya bağlı partileri, sivil toplum örgütlerini de yasak ilan etti. Faaliyetlerini durduracaklar. Mallarına el koyacaklar.

TERÖRLE MÜCADELENİN BİRLİKTE YÜRÜTÜLMESİNİ SAĞLAYACAK MERKEZ

- Bağdat'ta Ortak Güvenlik Koordinasyon Merkezi kurulacak. Bu merkezde bir Türk, bir Iraklı komutan bulunacak. Herkes kendi ordusuna bağlı olacak. Hiyerarşik bir yapı yok. İstihbarat paylaşımı, bilgi paylaşımı ve askeri planlamalar yapılacak. Terörle mücadelenin birlikte yürütülmesini sağlayacak bir merkez olacak.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

- Başika'daki askeri üs ile de Irak makamlarının kaygıları giderildi. Iraklılar Başika'da askeri eğitim alacaklar.

- Terör örgütüyle mücadele aşama aşama ilerleyecek. Sonuçta artık 40 yıl öncesinin örgütü yok. PKK, aynı anda birçok hasım ülkeye hizmet eden taşeron ve ipleri başkasında olan uyuşturucudan silah kaçakçılığına her türlü organize suça bulaşmış bir örgüt.

SÜLEYMANİYE KONUSUNDA UYARI

Ankara PKK ile işbirliği yapan KYB'yi açık ve net uyardı. Bir nevi mafya tipi örgütlenmeye bürünen KYB'nin yönetici kadroları halkı da bezdirdi.

Gelinen aşamada artık KYB PKK'yı değil, PKK onları kontrol ediyor. Ankara'nın tavrı net. Atılması istenen adımlar maddeler halinde verildi. Gereken yapılmazsa Ankara tarafından hem yeni yaptırımlar gündemde hem de gereken adımların atılması...