Baş döndüren diplomasi trafiğinin perde arkası

ABD Başkanı Donald Trump Ortadoğu Turu'na çıkmadan tüm dünyayı ve bölgeyi yakından ilgilendiren iki önemli başlıkta hem açıktan hem perde arkasında Türkiye'nin de dahil olduğu yoğun bir diplomasi trafiği yürüdü.

Biri Rusya- Ukrayna arasında ateşkes sağlanması, diğeri ise Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılarak ABD-Suriye hükümeti arasında temas kurulmasıydı.

Önce Suriye ile ilgili gelişmelerle başlayacağız. ABD Başkanı Trump, Suriye konusundaki tavrını Beyaz Saray'da yanında Netenyahu otururken "Makul ol" diyerek ve Türkiye ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili görüşlerini ise şu cümlelerle net bir şekilde ortaya koymuştu:

-"Erdoğan'ı seviyorum, o da beni seviyor.

- Türkiye'yi tebrik ederim. Erdoğan'a dedim ki, '2 bin yıldır kimsenin yapamadığını yaptın, Suriye'nin kontrolünü ele aldın'.

- Erdoğan gerçekten sağlam ve çok zeki biri. Başkasının başaramadığı şeyi başardı.

- Netanyahu'ya da İsraillilerin, Türkiye ile yaşanabilecek sorunları çözmek için aklıselimle hareket etmeleri gerektiğini söyledim."

Haberin Devamı

Bu sözleri hatırlattıktan sonra süreçte neler olduğunu anlatalım;

- ABD Başkanı Trump ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın telefon görüşmesinde; Trump önyargılara karşı yeni Suriye hükümetini tanımak ve anlamak istediği mesajını verdi.

- Suriye hükümetinin uluslararası sisteme entegre olması gerektiğini belirtti.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'nin birlik ve bütünlüğünün bölgenin güvenliği için önemine dikkati çekerken, DEAŞ ile mücadele konusunda mücadele mekanizmalarını anlattı.

- Süreç Ankara'nın her seviyede harekete geçmesiyle devam etti. Türk-Amerikalı yetkililer arasında yapılan tüm görüşmelerde; yaptırımların kaldırılması, DEAŞ ile mücadelenin nasıl yürütüleceği ve Suriye hükümetinin birleştirici tavrı gündeme getirildi.

- Aslında ilk görüşmenin ABD Dışişleri Bakanı ile Suriye Dışişleri Bakanı arasında yapılması planlanıyordu.

ERDOĞAN DA DAVET EDİLDİ

- Ancak Körfez Turu'nun gündeme gelmesiyle Suudi Arabistan harekete geçti. Ekonomik ve ticari açıdan Trump yönetimi için farklı önem taşıyan Suudi Arabistan hızla Riyad'da zirve organize etti.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da davet edildiği zirveye Erdoğan programını gerekçe göstererek video konferansla katıldı.

Riyad'da ABD Başkanı Trump, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Suriye Cumhurbaşkanı Şara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan saat 10.07'de bir araya geldiler, toplantı 10.40'a kadar sürdü.

Haberin Devamı

ZİRVE BOYUNCA TRUMP'TAN: DEĞERLİ DOSTUM ERDOĞAN

- Trump zirve boyunca Cumhurbaşkanı'na "Değerli dostum Erdoğan" ifadesiyle hitap etti, Suriye'de yaptırımları kaldırma kararını da Erdoğan ile konuşmasının ardından verdiğini toplantıda söyledi. Hem Trump hem de Erdoğan yaptırımların kaldırılmasının önemine değindi. Nedenleri şöyle sıralayabiliriz;

- Yaptırımların kaldırılmasının etkisinin Suriye'nin yeniden SWIFT sistemine entegre edilmesiyle başlaması bekleniyor.

- Böylece fonların ülkeye girişinin önü açılacak. Böylece ekonominin çarkları dönmeye başlarken, ticaret ve yatırım vaatleri şekillenerek, hayata geçecek.

- Bir anlamda hem ülkenin yeniden inşasının önü açılacak hem de başta AB olmak üzere diğer ülkelerin tüm yaptırımları kaldırmasına da yol açabilecek.

Haberin Devamı

- DEAŞ meselesi konusunda birçok defa Türkiye ile endişelerini paylaşan ABD yönetimine hapishanelerin kontrolünün yeni yönetimde olacağı ve Türkiye'nin her türlü desteği vereceği anlatıldı.

- Öte yandan Suriye'nin komşu ülkelerinden oluşan birlik, Suriye'de oluşturulacak müşterek harekât merkezinin yönetiminde orta bölgelerde varlığı bilinen DEAŞ'a operasyon düzenleyecek.

- Kapsamlı görüşmeler ise ABD Dışişleri Bakanı ile Suriye Dışişleri Bakanı arasında Türkiye'de yapılacak.

BÜYÜK RESMİN KAYBEDENİ...

- Trump her ne kadar İbrahim Anlaşmaları'nı yaymayı hedeflediklerini söylese de, büyük resimde doğal olarak bulunmayan İsrail idi. İsrail, ABD'nin Türkiye konusundaki uyarısını net şekilde kabul etti.

Haberin Devamı

- Türkiye ile İsrail arasında bir süredir Suriye sahasında çatışmasızlık için istihbari görüşmeler yürütülüyor.

- Bu köşede daha önce de kaleme almıştık, İsrail'in Suriye sahasında çatışma yaratması istenilmiyor. İsrail ise kendi güvenliği açısından yeni hükümetin 1974 anlaşmasına bağlı olduğunu duymak istedi. Şara anlaşmaya bağlılık konusunda açıklama yaptı. İlerleyen süreçte İsrail'in olumlu tavır alması durumunda anlaşma yeniden şekillenebilir.