Galatasaray yapısıruhu

Beklenen oldu ve dün geceki Kayseri galibiyetiyle Galatasaray 25. Şampiyonluğunu ligin bitimine iki hafta kala ilan etti, 5. yıldızı armasına ekledi. Sergej Jakirovic'in göreve gelmesinden sonra ligin en korkulu takımlarından biri haline gelen Kayserispor karşısında, 'Bu maçla birlikte acaba Galatasaray da bir Ajax faciası yaşar mı' şeklinde düşünen benim gibi gamlı baykuşları 90 dakika boyunca sergilediği güzel futbolla taca çıkaran Sarı-Kırmızılı takım, taraftarıyla bütünleştiği büyülü gecede mutlu sona ulaştı.

Haberin Devamı

Başrolde Osimhen, yönetmen Okan Buruk

Elbette başrolde yine Osimhen vardı ama yardımcı oyuncular da en az onun kadar şampiyonluğu getiren üç puanda pay sahibiydiler. Başta Muslera, Eren Elmalı, Sallai, Barış Alper ve Davinson olmak üzere... Şampiyonluk maçlarını detaylıca anlatmanın bir mantığı olmadığını düşünenlerdim. Gerçekten de öyledir. Bu tarz maçların teknik-taktik açıklaması pek olmaz. Bu tip maçlarda hedefe kilitlenmiş takımlar sahaya çıkar; karakterini, ruhunu ortaya koyar ve maçı alırlar. Bir puanın bile şampiyonluk için yeterli olduğu Kayseri maçında Galatasaray da böyleydi: Sahip olduğu karakter ve ruh yetti! Aslında bu, sezonun geneli için böyleydi. İnişli çıkışlı dönemleri oldu ama asla yıkılmadı, diz çökmedi, pes etmedi Cim Bom. Yanlışlardan, hatalardan ders çıkardı ve doğruyu buldu. Özellikle de son üç yılda üç şampiyonluğun baş mimarı Okan Buruk başta olmak üzere..

Haberin Devamı

Siz adına YAPI diyorsunuz, ben RUH!

Tabii bazıları buna 'YAPI' dediler. Bu sözcüğün altını pek dolduramasalar bile sezonu, amatör bir senaristin kaleminden çıkacak kadar sakil kaçacak iksir bir sloganla maniple etmeye çalıştılar. Kısmen de başardılar. Çünkü bu Yapı kelimesinin etkisi altında kalan pek çok unsur oldu. Federasyon, kurulları ve elbette hakemler... Dün gece bile Ali Şansalan namlı, hakem kılıklı bir arkadaş skandal kararlara imza attı. Elinden gelse maçı bir takımdan alıp diğerine verecekti, şampiyonluk heyecanı son haftaya kadar taşınsın diye... Ama elinden gelmedi! Zor, oyunu bozdu!

Neyse... Sezon boyunca gevelenen, dillere pelesenk edilen bu 'YAPI' kelimesine kendimce bir açıklık getirmek istiyorum, Kayserispor maçından bağımsız olarak... Ben, 'YAPI'dan şunu anlıyorum: Evet, bir 'YAPI' var. Ve bu 'YAPI'nın adı 'GALATASARAY YAPI'sı... 'GALATASARAY YAPI'sı deyince de aklıma gelen 'GALATASARAY RUHU'dur. Nedir GALATASAYAY YAPISIRUHU

şampiyonluğa özel olarak söylemek gerekirse...

Okan Buruk deyip geçmeyin lütfen!

Galatasaray YapısıRuhu; 1999 Düzce depreminde hayatını kaybeden Okan Buruk hayranı küçük bir kız çocuğunun kendisine yazdığı mektubun enkaz altından çıkarıldığında, yanındaki deprem çantasında bulunması ve bir şekilde eline ulaştırılması sonucu çocuğun mezarına giderek ziyaret etmesi, kendisi için en değerli forma olan UEFA Kupası formasını hediye etmesi, bu asil davranışının, kurbanın ablası, oyuncu Çiğdem Mater'in 26 yıl sonra ifşa etmesiyle öğrenilmesidir.

Galatasaray YapısıRuhu; İcardi ve Osimhen gibi dünya yıldızlarının, Mertens gibi bir Belçika efsanesinin ve bunlardan önce başta Hagi olmak üzere birçok evrensel futbolcunun kulübe aşkla bağlanmasıdır.

Haberin Devamı

Galatasaray YapısıRuhu; Türk Futbol Tarihi'nin en çok kupa kazanan futbolcusu, 40 yaşına merdiven dayamış Muslera'nın adeta bir çocuk gibi ayrılık gözyaşlarıdır.

YAPI aslına bakarsanız 550 yıllık gelenektir

Galatasaray YapısıRuhu; Türkiye sınırlarını aşan ve başta Afrika olmak üzere tüm dünyaya yayılan 7'den 77'ye Galatasaray sevgisidir (Aslında bu yeni bir akım değildir, 25 yıl önce başlayan bir hikâyenin devamıdır).