Türkiye artık küresel ölçekte saygı ile karşılanan bir aktör!

Üç aydan fazla bir süredir Amerika'da bulunmam sebebiyle New York'ta Birleşmiş Milletler Zirvesi'ni yakından takip etme fırsatı buldum. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devletimizin en üst düzeyde temsil edildiği bu programın bir parçası olmasam da, ilk dakikadan itibaren şahitlik etmek benim için unutulmaz bir tecrübe oldu.

ÜLKEMiZiN AĞIRLIĞI VE iNSANLARIN BAKIŞI

BM Zirvesi'nin yapıldığı atmosferde şunu net bir şekilde hissettim: Türkiye, artık küresel ölçekte dikkatle izlenen ve saygıyla karşılanan bir aktör. İnsanların tavırlarında ve bakışlarında ülkemizin uluslararası arenadaki ağırlığı ve değeri açıkça hissediliyordu. Bu, bana hem gurur hem de sorumluluk yükledi.

TÜRKEVi'NiN STRATEJiK KONUMU

New York'un merkezinde, BM binasının tam karşısında yükselen Türkevi, sadece mimari bir yapı değil; milletimizin vizyonunun, öz güveninin ve aidiyet duygusunun simgesi. Orada bulunmak, görüşmelere ve temaslara uzaktan da olsa şahitlik etmek, bana ülkemizin dünya sahnesindeki temsil gücünü daha derinden hissettirdi.

CUMHURBAŞKANIMIZIN LIDERLIĞI VE YAKIN ILGISI

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası arenadaki liderliği, tecrübesi ve kararlılığı, BM Zirvesi boyunca her alanda kendini hissettirdi. Onun karakterindeki sağlam duruş, vizyon ve temsil gücü, sadece devlet adamlığı açısından değil, aynı zamanda bizlere de örnek teşkil ediyor. Sokaktaki Türk vatandaşlarına gösterdiği samimi ilgi, Amerika'da eğitim gören öğrenci kardeşlerimizi Türkevi'nde kısa da olsa ağırlaması ve onlara destek ile cesaret vermesi beni derinden etkiledi. Aynı zamanda dünya liderleriyle yürüttüğü yoğun diplomasi, Türkiye'nin itibarını ve gücünü en güçlü şekilde yansıttı.

GÖRÜNMEYEN EMEĞE SAYGI

Burada küçük bir parantez açmak isterim: Bu süreçte görev alan tüm çalışanların, özellikle güvenliği sağlayan arkadaşlarımızın emekleri çok kıymetliydi. Onların titiz çalışması sayesinde bizler huzur içinde takip edebildik. Görünmeyen bu büyük emeği saygıyla anmak isterim.

KIŞISEL PERSPEKTIFIM

Şu an ailemle birlikte resmi bir görevde bulunmuyor olsam da, Avrupa ve Türkiye futbol altyapısını yakından tanıyan biri olarak Amerika'da bulunmayı büyük bir fırsat olarak görüyorum. Buradaki sistemi yakından gözlemlemek, farklı işleyişleri öğrenmek ve çevre edinmek bana yeni bir vizyon kazandırıyor. Özellikle önümüzdeki yaz aylarında 2026 Dünya Kupası'nın Amerika'da düzenlenecek olması, bu sürece burada şahitlik etmemi ve hazırlıkları gözlemlememi çok daha değerli bir avantaj haline getiriyor ve sağlıyor. Bu deneyim, pazarlama, iletişim ve yönetim–liderlik alanlarında kazandığım tecrübelerle birleştiğinde, gelecekte ülkem ve futbolumuz için faydaya dönüşecek birikimler sağlıyor.