Yunanistan karşısında alınan galibiyet ve final tesadüfen gelmedi, bu yılların birikimi.

Türk basketbolunun hafızasında 2001 yılı bir dönüm noktasıdır. Avrupa Şampiyonası'nda kazanılan gümüş madalya, sahadaki bir başarıdan çok daha fazlasıydı; bir milletin yeniden özgüven kazanması, gençliğin hayallere inanmasıydı. O gün sahaya çıkan 12 Dev Adam, yalnızca rakipleri değil, imkânsız denilen algıları da yenmişti.

O jenerasyonun sembol isimlerinden Hidayet Türkoğlu, yıllar sonra sahadan yönetime geçtiğinde aslında aynı yolculuğu başka bir alanda sürdürdü. Bugün Basketbol Federasyonu Başkanı olarak ortaya koyduğu vizyon, o yıllarda formasının altında taşıdığı inancın ve sorumluluğun bir devamıdır.

BiR KADRODAN FAZLASI

Yıllarda sahada omuz omuza mücadele ettiği dostları vardı: Mehmet Okur, İbrahim Kutluay, Mirsad Türkcan, Kerem Tunçeri, Ömer Onan, Hüseyin Beşok, Harun Erdenay, Tutku Açık, Asım Pars, Haluk Yıldırım... Bu altın jenerasyon, yalnızca bir kadro değil, Türk basketbolunun simgesiydi. Hatta o oyunculardan biri olan Ömer Onan, uzun yıllar federasyon yönetiminde aktif görev üstlenerek, 12 Dev Adam ruhunu masada da yaşatttı.

Haberin Devamı

Bugün Yunanistan karşısında alınan kritik galibiyet ve final bileti, tesadüfen gelmedi. Bu, yıllar süren birikimin, doğru planlamanın, vizyon sahibi bir yönetimin ve en önemlisi ortak bir ruhun eseridir. Basketbolumuzun yükselişi, sahadaki kahramanlıkların, masadaki stratejilerle birleştiğinde kalıcı başarıya dönüşebileceğinin kanıtıdır.

Gözden KaçmasınErgin Ataman: 'Eğer finaldeysem kazanırım'Haberi görüntüle

'BAŞARI EKOSiSTEMi'NiN SONUCU

· Analitik açıdan bakıldığında, bu süreç bir 'başarı ekosistemi'nin sonucudur: