Şahane yolculuk

Fenerbahçe'nin bu sezon iki kupa hayali de suya düşerken Galatasaray arşa yükseldi. Galatasaray, Ziraat Türkiye Kupası'nı müzesine götürürken, üç gün sonra büyük bir ihtimalle "beş yıldızlık" şampiyonluğunu da kutlayacak. Konu dirençse ve futbolsa şampiyonluk haklı. Galatasaray'ın başarısı da verdiği mücadelede ve alın terinde saklı.

Çünkü futbol kazanmak adına içi içini yiyen adamlarla güzeldir pasif direniş gösterenlerle değil. Galatasaray'ın aldığı sonuçların sebebini saha içinde gördük ama meselenin görünen diğer yüzü kulübede. Sezon boyunca Fenerbahçe yedek kulübesinde oturanların yüzünden düşen bir parça, sadece hakeme saldırı konusunda eğitilmişler. Galatasaray kulübesinde oturanlar sahanın içindeymiş gibi heyecanlı ve arkadaşlarını teşvik edici. Bunun adı arkadaşlık bunun tanımı yaralı askeri sırtında taşıyan diğer yaralı asker olmak.

Fenerbahçe'de sezon başından bu yana bütün yanlışlar denendi bütün bedeller sadece taraftar tarafından ödendi. Futboldan anlamayan akıl çetelerine ve boyası akan adamlara taraftar nezdinde boşuna kızılmıyor ama konuşma balonlarının parayla şişirildiği medya sisteminde "yaranmak için" konuşanlara itibar gösterildiyse, bu saatten sonra geç kalmış feryatlar için şarkı bile yazılmıyor. Bir zamanlar "menekşe koymuşlar gülün adını, Fenerbahçe koymuşlar devin adını" diye yazardım. O zaman mücadele takımıydı Fenerbahçe. O zamanlar yönetimde böyle boş adamlar yoktu.

Futbolumuzun bir Osimhen gerçeği var. Bu sezon onunla gecelerin üzerine gölgesi düştü güneşin. Karanlıklar birçok maçta onunla aydınlandı. Ayaklarıyla resim çizdi, futbol resitalleri verdi, izleyenlere seyir zevkinin ne demek olduğunu gösterdi. Tören locasında yer arama sevdalısı değil, halka karışmış gerçek bir emekçi. İğne deliğinden fil geçirdi, arkadaşlarını sırtına aldı karşıdan karşıya geçirdi. Okula yeni yazılmış çocuk heyecanını hiç yitirmedi, ne goller attı da zerre kadar kibirlenmedi. Adabıyla mücadele etti, fırsatları kaçırdığı oldu da ölçüsünü kaçırmadı ikili mücadelelerin. Böyle bir adamın görüntülerini izlemek için filmi tekrar başa sarmak gerekiyor. Çünkü izlenmeye doyulmayan adamın adıdır Osimhen! Şampiyonluk, bilmem kaç milyon kişiliktir aşktır. Diğerlerinin hakkını da vermek boynumuzun borcu ama o aşkın adı bu sezon Osimhen'dir.