Yeni pazar yeri Suriye

ABD'nin Suriye'ye uyguladığı yaptırımların kaldırılmasından sonra tüm gözler Suriye'de. Fransızlar, İngilizler, ABD ve İsrail şimdiden ticari fayda sağlamak için sıraya girdiler bile. Suriye'nin yeniden inşası hızlanırken Türkiye'ye de önemli avantajlar sunmaya hazır. Özellikle inşaat, enerji, bankacılık ve endüstriyel sektörler için. Ancak bazen de evdeki hesap çarşıya uymayabiliyor. Bu nedenle bizim için hem sınır güvenliği çok önemli hem de bu ülkeye yapılacak yatırımlardan kazanç elde edebilmek.

Türk müteahhitler Suriye'deki çöken büyük enerji şebekesi, konut ve altyapı projelerinde öncü konumda yer almaktadır. Katar, ABD ve Türk şirketlerinin desteklediği Suriye'nin elektrik şebekesini restore etmek için 7 milyar dolarlık bir enerji altyapı anlaşması yapıldı bile. Türkiye'den makine, çimento, cam ve çelik ihracatı yaptırımların kaldırılmasından sonra artış gösterecek. Zaten Suriye'ye makine ihracatı bir önceki yıla göre üç katına, metal ihracatı iki katına çıktı ve diğer malzemeler önemli sıçramalar gördü.

Türk Bankaları artık yaptırım rejimi altında daha önce zorluk çeken Suriye'de faaliyet gösteren Türk şirketlerine finansman sağlayabilecek.

Ülkemizin komşusu olan Suriye için lojistik ağı da hazır durumda. Hali hazırda sınır illerimizden yük hizmetlerinin genişletilmesi ve İskenderun ve Mersin gibi Türk kara limanları üzerinden lojistiğin iyileştirilmesi gibi sınır kolaylıkları, Türkiye'yi bölgesel bir ticaret merkezi olarak konumlandırıyor. Diğer beklentilerden biri de Suriye'deki düşük üretim maliyetleri. Bu durum, Türk imalatının hem yeniden yapılanma hem de ihracat pazarlarına hizmet etmesinin önünü açıyor.

Ülkemizde barınan mültecilerin de evlerine huzur içinde dönebilmesi için Türkiye stratejik hedeflerini destekliyor. Doğu Akdeniz'deki etkiyi artırmak için planlar yapan ülkemizin değerli bürokratları Kuzey Suriye'deki çatışma bölgelerinde de huzuru sağlayacak çalışmalar yapmaktadır.

Buraya kadar anlattığım ülkemiz için değerli katkı sağlayacak hem de yaşadığımız coğrafyaya barış getirecek beklentiler. Ama diğer ülkeler de bölgede pazar arayışı içinde amansız bir ticari savaş veriyorlar. Örneğin Fransız ve Avrupa firmaları bölgede sıklıkla dolanıyor. Fransız nakliye lojistik şirketi Lazkiye limanını geliştirmek için 260 milyon Amerikan Doları kapsamlı bir anlaşma imzaladı bile. Bankacılık ve güvenlik çerçeveleri oluşturulduktan sonra Avrupa danışmanları ve altyapı uzmanları teknik projelere katkıda bulunmak üzere konumlandırıldı. Körfez ve Arap yatırımcıları da çalışmalara çoktan başladı. Suudi, Katarlı ve BAE'li destekçiler yatırım yapmaya kararlılar; özellikle enerji, ulaşım ve konut alanlarına. Katar'ın bir şirketi halihazırda 7 milyarlık dolarlık enerji projesine eş liderlik ediyor.