Duyguları yönetirsen dünyayı yönetirsin

Sanat deyip geçmeyin sanat duyguları yönetir. Duygular düşünce biçiminizi yönetir, düşünce biçiminizi davranışlarınızı yönetir. Peki hangi sanat dalları bunu yapar Başta tabi ki müzik, tiyatro ve sinema, resim, heykel....

Başlığımızı iyi analiz etmeniz, sanatın insanlar üzerindeki etkilerinin hangi hedeflere ulaşabileceği noktasında nelerin karşımıza çıkabileceğini doğru şekilde ortaya koymamız gerekir. Bugün küresel emperyalistlerin tamamı uzman oldukları sanat dallarıyla insanların zihinlerini dönüştürüyorlar. İnsanları yönetmek,ülkeleri yönetmek, dünyayı yönetmek işte bu sanat dalları sayesinde duyguları yönetmekle başlıyor.

Duyguları da sanatla yönetirsiniz. Bu konuda size vereceğim çarpıcı bir örneğim var. Bugün dünyanın her tarafında terör üreten, bu terörü savaşa dönüştüren ve silah tüccarlarını besleyen Amerika, her yerde masum insanların öldürülmesini kendisi sağlıyor.

Karşımızda dünyanın her bölgesinde ortalığı ateşe atan, her yerde masum milyonlarca insanıın acımadan öldürülmesini sağlayan, silah tüccarlarını besleyen küresel emperyalist bir Amerika var. Ama madalyonun öbür yüzüne baktığımızda Amerika'yı dünyada bir kurtarıcı gibi gösteren, gittiği ve girdiği yerde demokrasi getirdiğini zihinlerimize yerleştiren bir Hollywood sineması var. Hatırlıyor musunuz

Afganistan savaşının en civcivli döneminde karşımıza Hollywood sineması Rambo diye bir kurtarıcıyı çıkardı. Dünya sinemalarında milyonlarca dolar hasılat elde eden bu sinema sayesinde insanların zihinleri törpülendi, zihinleri iğdiş edildi. Amerika'nın bir kurtarıcı olduğu her yerde insanlara lanse edildi.

Hollywood sineması, bu tür filmlerle öylesine bir algı oluşturdu ki, dünyanın neresinde bir zorluk, bir meşakkat varsa, işte Amerika, bu meşakkati ortadan kaldırmak için devreye girmiştir. Kısaca Amerika kurtarıcıdır, girdiği yerlerde demokrasiye ihtiyaç vardır. Amerika'daki 11 Eylül terör saldırılarından sonra Baba Bush, "Şimdi top yekün haçlı savaşı başlatıyoruz" diyerek İslam ülkeleri üzerinde acımasız bir tazyik başlattı. Dünyanın her yerinde Müslümanların pasaportlarına paçavra muamelesi yapıldı.

Küresel medyanın da devreye girmesiyle dünyanın her tarafında Müslümanlara terörist muamelesi yapıldı. Ardından Büyük Ortadoğu Projesinin büyük ayakları ardı ardına geldi. Afganistan'ın işgali, Irak'ın işgali ve Saddam'ın tasfiye edilmesi... Küresel emperyalistlerin elinde olan küresel medya, Irak işgalinden önce "Saddam kimyasal silah üretiyor" yalanını insanlığın zihnine boca etti.

Daha sonra gelen işgalle Irak'ta taş üstünde taş bırakılmadı. Ebu Gureyb Hapishanelerinde masum Müslüman bacılarımızın ırzına geçildi. İşkenceler yapıldı. Şunu vurgulamamız gerekir: Yıllarca birçok Amerikan yapımı filmde Yahudi propagandası yapılmadı mı Bölücü terör örgütü nasıl bu kadar sempati kazandı sanıyorsunuz

Onlar için bestelenen hatta protest müzik, özgün müzik tarzı gibi yeni müzik tarzlarıyla yapılan şarkılarla insanların duygularını ve zihinlerini işgal etmediler mi Ne kadar kızsak daAhmet Kaya'nın sesinin ve müziğinin büyüsüne kapılmadık mıÖrneğin ben, "Kaç tane sağcıyım diyen gördüm, tamamen teröristleri öven ve yücelten "Biz üç kişiydik" şarkısına mırıldanarak eşlik eden.