Hayatıma giren insanlarla uzun süreli bir beraberlik yaşayamıyorum. Bunun nedeni ise onlara fazla yaklaşamamam, yani onlarla öpüşmek falan istemiyorum. Çünkü ben her şeyi evleneceğim insanla yaşamak istiyorum.

Merhaba Güzin Abla yıllardır yazılarınızı takip ediyor ve kendime ders çıkararak okuyorum.
Ben 24 yaşında özel bir şirkette çalışan, iyi bir kariyer sahibi bir genç kızım. Ailem ben çok küçükken parçalanmış, annem ve babam ayrı hayatlar seçmiş, bense babaannem sayesinde bugünlere gelmiş, kendi ayakları üzerinde durabilen biriyim.
Bunları size anlatmamın nedeni hayatımı bilmeniz ve problemime o şekilde yaklaşmanızdır.
Ablacığım hayatıma giren özel anlamdaki insanlarla uzun süreli bir beraberlik yaşayamıyorum. Bunun nedeni ise onlara fazla yaklaşamamam, yani onlarla öpüşmek, sevişmek istemiyorum, bu içimden gelmiyor.
Kendimi kötü hissediyorum, çünkü ben her şeyi evleneceğim insanla yaşamak istiyorum. Gelinliğim gibi bedenimin de tertemiz olmasını istiyorum.
Ben bunu söylediğim zaman çevremdekiler bana gülüyor. "Sen geçmişte kalmışsın. Görünüşüne bakınca seni modern bir insan zannederler" diyorlar.
Bu durum sinirlerimi bozuyor. Ben böyle düşünmüyorum, sevgi sadece öpüşmek, sevişmek değildir.
Benimle arkadaşlık eden erkekler ben isteklerine cevap vermeyince benden uzaklaşıyor. Bu yüzden sevdiğim insanı da kaybettim.
Çok güvendiğim, ablam gibi olan bir yakınım bana bu konuda beni şok eden şu sözleri söyledi:
"Kızım gençsin güzelsin, bir bakan bir daha bakıyor, aklını kullan bir iki kere öpmekle bir şey olmaz. Millet neler yapıyor. İşte sen de bu yüzden erkekleri kendinden uzaklaştırıyorsun. Yakında kimse yüzüne bakmayacak."
Eski erkek arkadaşım da zaten aynı şeyleri söylemişti.
Böyle bir mantık mı var ablacığım Ben mi yanlış düşünüyorum. Gerçekten geri kafalı mıyım, bir de siz söyleyin...
Bu mudur dürüstlük
Sanırım ben bu yüzden bu gidişle ömür boyu yalnız kalacağım.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, öğrenmek istedim.
Rumuz: Korkularım

YANIT

Sevgili kızım sen herkesin ne dediğine bakma önemli olan senin düşüncen. Herkesin bu konuda farklı farklı yaklaşımları olabilir, bunun modernlikle, çağdaşlıkla alakası yok. Bazıları gezip tozabilir, bu şekilde mutlu olduklarına da inanabilir.
Herkesin bir hayat anlayışı, bir dünya görüşü vardır.