Kıymetli okurlarım, son yıllarda Ev Genci tabirini çok sık duymaya başladık. Konuya, şu anda ne eğitimde, ne de istihdamda yer almayan Gençler için bu tabirin kullanıldığını hatırlatarak başlıyorum.
İnternette, konuyla alakalı tehlikeli bir istatistiğe rastladım. Tehlikeli... Çünkü o istatistikte, ülkemizdeki her dört Gençten birinin Ev Genci olduğu yazıyor.
Hiç kusura bakılmasın... Bu durumun en büyük sorumluluğu anne babalara aittir. Eğer onlar evlatlarını yetiştirirken, bir meslek sahibi olacak şekilde yetiştirseydiler... Az önce yazdığım rakamlar bu kadar olmazdı.
Efendim ülkemizde iki konuda çok yanlış yapılıyor. Bunlardan biri: Gençlerin meslek öğrenmede geç bırakılması... Bir diğeri de: Neredeyse bütün Gençlerin okumaya yönlendirilmesidir.
Öncelikle Gençlerin meslek öğrenmede geç bırakılması konusunda düşüncelerimi söyleyeyim. Ha bu düşünceler bazı meslek ustalarıyla yaptığım görüşmelerden oluşmuş düşüncelerdir.
Mesela görüştüğüm ustalar, bana ideal meslek öğrenme yaş aralığının 12-15 olduğunu söylediler. 17'den sonra ise, hem meslek öğretmenin zor olduğunu, hem de Gençlerin kolay para kazanma derdine düştüklerini anlattılar.
Aslında şu bilgi bile, insanlara güzel bir işaret veriyor. Kanaatimce, bu işaret doğru değerlendirildiğinde... Gençlerimize seçimli bir Hayat planlaması sağlar...
Seçimli Hayat Planlaması diyorum.... Erken yaşta öğrenilen meslekler, her zaman elde birdir. Bunun üzerine birde okursanız, bu da size tercih fırsatı verir.