Efes'ten üzücü veda

Sezona çok kötü başlamışlardı. Ama Tomislav Mijatoviç göreve geldikten sonra 10 maçın 8'ini kazanıp Play-İnn oynamaya hak kazanmıştı Efes. Çok formdaydılar. Çok özgüvenliydiler. Bologna ise bütün sezonu ilk 4 içinde götürdü. Ama onlar 7'si üst üste olmak üzere son 10 maçın 8'ini kaybetmişlerdi. Ama final maçları, geçmiş istatistikleri her zaman yalanlar. Dün de öyle oldu. Anadolu Efes kendi basketbolunun yarısını bile oynayamadı. Toplamda sadece 21 saha içi basketi bulabildiler. Son periyotta ise 9.5 dakikada sadece ama sadece 1 basket atabildiler. Bu şartlarda bile son topa kadar oyunun içindeydiler. Düşünün artık kazanan Bologna'nın bile ne kadar kötü hücum ettiğini. Sadece mükemmel savunma yaptılar. Tam 7 blok yaptılar ve bu sayede Efes'i böylesine kritik bir maçta yenme başarısı gösterdiler.

Haberin Devamı

Coach Mijatoviç göreve geldikten sonra harika işler yaptı. Takımdaki rolleri belirledi, herkesin performansı arttı, 10 maçta 8 galibiyet aldılar. İstanbul'da hiç kaybetmediler. Ama Mijatoviç, karar maçını geride bıraktığı 10 maç gibi yönetti. Burada tecrübe çok önemli. O da tecrübesizliğinin kurbanı oldu. Bu kadar kısır geçen maçta, hiç bir şey üretemeyeceği belli olan, son yıllarda gördüğüm en korkak ve sorumluluk almaktan kaçan bir oyuncu olan Darius Thompson'la 4. çeyreğe başlayıp Larkin'i kenara almak hataydı. Keza yine son saniyede salladığı üçlüğü saymazsak 14 dakikada 8 top kullanıp sadece 1 isabet bulan, savunmada centilmenlik dışı faul alan Bryant'ı da bu kadar oyunda tutup, Clyburn'ü ve her ne kadar faul problemi olmasına rağmen Ercan'ı kenarda bekletmesi 4. çeyrekteki kötü performansın nedeniydi. İlk çeyreğe de Clyburn'un 55 üçlük üçlükle başlayıp, ona Ercan'ın 6 sayıyla katkı vermesi takımın 23- 12 öne geçmesi de aslında hücum dengelirin bozdu. İlk çeyrekte atılan 23 sayının 17'si Clyburn, 6'sı ise Ercan'dan geldi. Neredeyse başka kimsenin eline top değmedi.