Tedesco ateşle oynuyor

Genel anlamda değişim günlerinden geçen sarı-lacivertliler, bu değişimin sancısının yanında dış etkenlerle uğraşmak zorunda da kalıyordu. On beş gün önce göreve gelen teknik direktör hedef tahtasındaydı; mazbatasını dahi almayan başkan için ise "Maaşları nasıl ödeyecek" propagandaları zirve yapmış durumdaydı.

Domenico Tedesco: "Son maçları hepiniz gördünüz ve bu şekilde devam edemeyiz. Bir çözüm bulmamız gerekiyor."

İtalyan hocanın dün akşam çıkardığı kadro dizilimi dakikalarca çözülmeye çalışıldı. Tedesco Türkçe "dört" dese de üçlü bakıldı, beşli denendi; çözen oldu mu bilinmiyor. İlginç dizilişin karşılığı, amatörce ve garipçe bir gol yiyerek bulundu. Szymanski, yenen goldeki hatasını diğer kaleye attığı güzel bir golle telafi etti.

Sahada ilginç bir diziliş olsa da ilk yarıda çıkan istatistikler son iki maçın aynısıydı: gol beklentisi 0.10'larda, rakip ceza alanında topla buluşma sayısı ise altıydı. En-Nesyri kanattan çıkamıyor, Kerem top gelmeyince sağa sola koşmaktan başka bir şey yapamıyordu. Asensio, stoperlerin arasından top çıkarmaya çalışıyordu. Ederson bile amatörce görünüyordu.Taraftarın neşesini ise yine Fenerbahçe Beko'nun aldığı kupa sağlıyordu.

Sadettin Saran,başkanlığının üçüncü gününde ilk kupasına kavuşmuştu. Futbol takımının amatör davranışları ikinci yarıda da devam ediyor, yenilen ikinci gole Tedesco hariç herkes şaşırıyordu. İtalyan hoca, yanlış kadrosunu dakikalar 60'ı gösterdiğinde fark edebiliyor, Fred, İrfan ve Oğuz Aydın'ı oyuna alıyordu. Eski başkan tarihin en iyi kadrosu dediği takım rakip ceza alanına dahi gidemiyordu.El Nesyri maç boyunca ceza sahası içinde bir kere bile topla buluşamamıştı. Gelen üçüncü gol ise takımın defosunu iyice gösteriyordu.

Sonuca dönersek sanki Tedesco'nun devride çok uzun olmayacak gibi görünüyor.Değişimler birçok takım için artı düzeyde olur ama bu Fenerbahçe olunca tam tersi oluyor.

Fenerbahçe taraftarının ruh sağlığı için futbol takımını kapatıp, Basketbol tarafı ile devam etmesi daha sağlıklı olabilir mi

Büyük balık kılçıklı geldi, küçük balık yesek

Yıllardır hakemler üzerine yorumlar yapılır; söylenir, yazılır, çizilir. Çoğu zaman sonuç olarak ya MHK başkanı değişir, ya hakemlere maç yönetmeme cezası verilir ya da bazıları görevden alınır. Bu olayların içinde yer alan birçok kişi, aynı isimleri ekranda görünce "Bak, Mustafa, Fırat, Bünyamin konu hakkında doğru değerlendirmeler yaptı." diyerek ortalıkta dolaşır. Konunun derinliği burada biter; arkasını araştırmak ya da diğer hataları incelemek kimsenin aklına gelmez.

Fenerbahçe - Alanyaspor maçı sonrası Sayın Ali Koç, Ferhat Gündoğdu'yu doğrudan hedef alarak "Savaşımız başlamıştır." demişti. Çıkan haberlerde başkanın görevi bırakmak istediği bile basına yansımıştı.

Trabzonspor - Gaziantepspor maçı sonrası Ertuğrul Doğan, hakem Arda Kardeşler için "Artık düdük çalamaz." diye keskin bir açıklama yapmıştı. TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu ise "Bu hata değil, bunun bedeli çok ağır olacaktır." demişti. Çıkan haberlerde, Pazartesi günü bu hakemin düdüğünün astırılacağı ileri sürülüyordu.