Dün akşam Papara Park'ta iki takımın da önemli eksikleri vardı. Dev adam Onuachu'nun yokluğunda Trabzonspor'un oyunu geriye düşüyor, takım, orta saha oyuncularının göstereceği bireysel performansa bağımlı hâle geliyordu. Kiralık bir oyuncunun, bonservisinin bulunduğu takıma karşı nasıl bir performans sergileyeceği ise ayrı bir konuydu.
Fırtına maça iyi başlasa da rakibin iki hızlı geçiş oyunu sonucunda golleri kalesinde gördü. Tartışılan forvet Abraham 7. golünü atarken; Cerny'nin kaleci Onan'ın kapattığı köşeden bulduğu golle maçın farklı bir yöne gidebileceği düşünülse de Ernest Muçi, kiralık gönderilmesine güzel bir golle karşılık verdi.Muçi'yi izlediğimizde,bu takımda yeri olmaz mıydı sorusu akıllara gelmiştir birçoğumuzun.
Sergen Yalçın, son haftalarda saha içi istatistiklerde ilerleme kaydettiklerini, ancak bunu sonuca yansıtmaları gerektiğini söylüyordu. Dün akşam bu gelişmenin karşılığı,maçın ilk yarım saatinde aldı ve takımı üç gol birden buldu.
Bundan önce iç sahada oynadığı sekiz maçın ilk 30 dakikasında yalnızca bir gol yiyen Trabzonspor a Beşiktaş 30 dakikada üç gol atmayı başarmıştı.
Fenerbahçe maçında olduğu gibi oyuna çok iyi başlayan Beşiktaş'ın yine ne zaman frene basacağı merak edilirken, El Bilal, hiçbir tehlike yokken kırmızı kart gördü.
Diğer bir el freni de takımın bireysel hatalarıydı.Sergen Yalçın bu hataları düzelte bilseydi, takımı çok daha farklı bir noktada olabilirdi. Geçen hafta hata yapan Gökhan Sazdağı, dün de yenilen ilk golde hata yaptı.
Trabzonspor, savunma ve ön alandaki oyuncularının etkisizliği nedeniyle ilk yarıda rakibin geçiş oyununda oldukça zorlandı.
Bordo mavili ekip uzun zamandır kazanmanın verdiği moralle ya da kamuoyu baskısı beklentisiyle çok ön alanda başladı ve rakibe geniş alanlar verdi.Bu ligde bu kadar geniş alan bırakılmayacak takımların başında Beşiktaş geliyor.
Birçok maçın ilk yarısını adeta uyuyarak geçirmiştik; ancak dün akşam, Premier Lig temposunu aratmayan bir mücadele izledik ilk yarıda.
Fatih Tekke, ikinci yarıya Sikan ve Savic ile başlayarak ilk yarıda kaybettiği hava toplarını bu yarıda kaybetmeme planına geçti.
Beşiktaş'ın eksik olması, oyunun rakip ceza alanında geçeceğini gösteriyordu.
Siyah-beyazlılar geçiş oyununu çok iyi yapan bir takım ama defans yapmada bir o kadar zayıf. Ceza alanı içinde dönen topları alamadığı gibi rakibe çok kolay şut imkânı da veriyor. İşte oyunu kendi ceza sahanız çinde oynamaya çalışırsanız, birine çarpar marpar gol yersiniz.
Büyük takım olarak görülen Beşiktaş böyle bir oyun oynayamazdı. Tabii bunda Trabzonspor'un baskısı da acımasızdı.
Üçüncü golü de yine uzaktan gelen bir şutla yedi. Zubkov atılan iki golün de içindeydi. İlk golde üç kişiyi eksilterek, ikinci golde ise Emirhan ve Paulista dan çok kolay sıyrılarak golü buldu.

21