Pazartesi akşamı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Birleşik Krallık Başbakanı Starmer arasında imzalanan Eurofighter protokolü iki ülke ilişkileri açısından yeni bir eşiğin aşılması anlamına geliyor.
Eurofighter jetleri Türkiye açısından F35 programından dışlanmanın ardından envanterine hızlı bir şekilde alabileceği en iyi opsiyon olarak kabul ediliyordu.
İngiliz, Alman, İspanyol ve İtalyan ortaklığındaki jetlerin üretiminde aslan payı Birleşik Krallık'ta olmasına rağmen satış ve tedarik kararları dörtlü onayla alınıyor.
Almanya'nın Türkiye'ye satış konusunda uzun süre ayak dirediği biliniyor.
İngiltere ise başından beri bu anlaşmanın en yapıcı tarafı oldu. Hatta Başbakan Starmer'ın Eurofighter anlaşmasını Türkiye'den bile daha çok istediği bile söylenebilir.
Siyaseten zor bir dönem geçiren İngiltere Başbakanı'nın içeride yeni hikâyelere ihtiyacı var. Eurofighter da Starmer için bu fırsatlardan biri.
Haberin DevamıBu yüzden anlaşmayı kendi kamuoyuna "Britanya işçileri için bir kazanım. Savunma sanayimiz için bir kazanım. NATO güvenliği için bir kazanım" diyerek duyurdu.
İngiliz hükümeti 20 jetlik anlaşmanın 8 milyar sterlin (448 milyar TL) değerinde olduğunu açıkladı.
Son 5 yılda senelik ortalama 10 milyar sterlinlik savunma ihracatı yapan İngiltere için bu oldukça önemli bir rakam.
Eurofighter jetlerinin montajı İngiltere'nin kuzeyindeki Warton kasabasında yapılıyor. Ülke çapındaki 4 üretim hattında toplam 20 bin kişi çalışıyor. 2017'den bu yana sipariş alınmamıştı.
Önceki siparişler için çalışmaya devam eden tesisin geleceği büyük oranda yeni siparişlere bağlıydı.
İşte Türkiye ile yapılan anlaşma İngilizler açısından bu anlamda hayati önemde.
Aynı zamanda İngiliz İşçi Partisi'nin lideri olan Starmer'ın bu anlaşmayı "Britanya işçileri için bir zafer" olarak tanımlamasının sebebi de bu.
Türkiye açısından bakıldığında Eurofighter hem hızlı tedarik imkânı hem de NATO'ya entegre bir savaş mekanizması olması dolayısıyla mevcutlar arasında en iyi seçenek görünümünde.
5. Nesil milli muharip uçak devreye girene kadar harp kapasitesinde doğabilecek boşluk Eurofighterlar ile giderilecek.
Anlaşma çerçevesinde bu jetlerin yazılım ve yerli mühimmat entegrasyonunun da alınması savunma sanayii açısından da önemli bir katalizör olabilir.
Eurofighter'dan elde edilecek bilgi birikiminin KAAN projesine katkısı olacağı da düşünülüyor.
İngiltere'nin bir yandan Eurofighter (Typhoon) üretimini sürdürürken diğer tarafta F35 programının ana ortaklarından biri olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Tüm bunların dışında pazartesi akşamı atılan imzalar Avrupa'nın iki ucunda yer alan iki NATO üyesi açısından yeni bir stratejik ittifakın ilk adımı olarak kabul edilebilir.
İngiltere-Türkiye ilişkilerinde orta vadede önce serbest ticaret anlaşmasının yenilenmesi sonrasında savunma sanayiine yönelik yeni ortaklıların gündeme gelmesi bekleniyor.
ARKA BAHÇEDE NELER OLUYOR
ABD Başkanı Trump, ülkesinin arka bahçesi olarak kabul ettiği Latin Amerika'da eşine az rastlanır bir operasyona girişmiş vaziyette.
Bu projede teşvik var, yaptırım var, CIA var, ordu var.
Hollywood yapımı politik bir macera filmini canlı izliyor gibiyiz.
Pazar günü Arjantin'de yapılan seçimlerin galibi bir bakıma Trump oldu.
Tarihinde 10'uncu kez iflasın eşiğine gelen ülkeye seçimden hemen önce 40 milyar dolarlık bir yardım vaat eden Trump bunun için tek bir şart koştu: İktidarda zor günler geçiren Javier Milei'nin seçimden zaferle çıkması.
Öyle de oldu. Arjantinliler, Trump'ın "teşvik primiyle" Milei'yi tercih etti.
Ama ABD Başkanı'nın oyun planında hep teşvik yok. Daha çok tehdit var.
Bu açıdan en açık hedefi Venezuela lideri Nicolas Maduro.
Devlet eliyle uyuşturucu kaçakçılığı yaptığını söylediği Maduro'ya karşı deyim yerindeyse tankı tüfeği yığmış vaziyette.
Haberin DevamıÜlkenin kıyılarında Amerikan ordusunun özel kuvvetleri operasyon yaparken, havada nükleer kapasiteli B-52 savaş uçakları uçuyor.
Aynı zamanda CIA ülke içi operasyon için devrede.

5