Öyle ya hayat bu.
Bir şekilde birileri ile tanışıyoruz hepimiz değil mi
Hatta tanışmak zorunda kalıyoruz değil mi
Kimisi ne kadar yalancı ne kadar kötücül çıkıyor değil mi
Bu yalancılar.
Kendini çok iyi tanıtıyor.
İyi sanıyorsun onu.
Sanmakta haklısın çünkü çok iyi oyuncu bunlar.
Sanmakta çok haklısın, çok yalancı bunlar.
Sanıyor ki yalanları ile hayat kesintisiz yürüyecek.
Bilmiyor ki, yalancının mumu yatsıya kadar denen zamanlar geçti, yalanın artık yatsıya kadar bekleyecek hali de kalmamış.
Vay canına.
Yalanlar çok büyük.
Yalancılar elbet bir gün yakalanır.
Dolandırıcılar elbet bir gün yakalanır
Bilmezler ki yalan devranı ilelebet devam edemez.
Sizin yalanlarınız yüzünden, yalanınız içinde zorunlu kalan ve yalana muhatap olan insanlar boşluk içinde kalırlar, hep bir eksik var duygusu içinde yaşarlar.
O yalanlar temiz insanın duygularını zedelerler.
İnsanın zihninde yalanları ile gürültü yaparlar.
Demek lazım ki.
Ne hakkınız var
Ne münasebetle.
Ve elbet bir gün karşısına geçip, yalanları ile yüzleşmeleri lazım.
Yalanlarının günahını ve vebalini çekmeleri lazım.
İnsanlar kimi zaman.
Zamanlarını neye harcadıklarına bakarlar.
Maruz kaldığı durumlara bakarlar.
Tekrar edilen şeyler yapar.
Yalanlar çoğu zaman.
Ormanda işaretli ağaçlar gibidir. İz bırakır
Yolun bir bölümü söylediğin yalanları, yolun diğer bölümü yakalanacağı ve tamamlayamayacağı yolu gösterir.
Siz siz olun
Yalan söylemeyin,
Başkalarını yok etmek için hiç yalan söylemeyin,
Herkes size güvensin,

36