Bodrum'daki tekne yangınlarının arkasındaki sebep ne

Bodrum'da bu yaz yalnızca güneş değil, tekneler de kavruluyor. Neredeyse her gün bir teknenin yandığını duyuyoruz. Geçen gün Gündoğan'da herkesin önünde yandı bir tanesi, tüm koy bir anda simsiyah havaya büründü. Tüm demirli tekneler anında koyu terk etti, tekne bir başına kaderine terk edildi. Limanlarda, koylarda, marinalarda çıkan yangınlar artık şaşırtıcı olmaktan çıktı, sıradan bir gündem maddesi haline geldi. Ama işin aslı öyle alışılır bir durum değil. Çünkü mesele sadece tekneler değil; güvenlik, ekonomi, hatta etik tartışmaları kapsayan daha geniş bir tablo.

Masalarda iki senaryo dolaşıyor. Birincisi: sigortadan para almak için yakılan tekneler. İkincisi: teknelerin artık yazlık ev gibi kullanılmasıyla beraber ortaya çıkan elektrik yükü. Klima, buzdolabı, kahve makinesi, televizyon, hatta bazen evde ne varsa tekneye taşınıyor. Bu da, denizin ortasında, sınırlı bir elektrik altyapısıyla çalışan teknelerin kapasitesini zorluyor. Sonuç ne mi oluyor Bir kıvılcım, küçük bir hata ve koca tekne bir anda kül oluyor.
Buna bir de işin mühendislik boyutunu eklemek lazım. Bugün kullanılan birçok tekne, yangına karşı dayanıklılık konusunda oldukça zayıf. Kullanılan malzemeler, tasarımlar, hatta bazen göz ardı edilen güvenlik standartları, denizdeki bu zincirleme felaketleri adeta davet ediyor. Bir başka deyişle, yanmaya meyilli bir deniz kültürü oluşmuş durumda.

Şu soruyu sormadan edemiyorum: Bodrum'daki bu yangınlar basit birer kaza mı, yoksa göz göre göre gelen bir ihmal zinciri mi Belki de her ikisi birden. Çünkü kimileri için denizde yanan tekne bir sigorta meselesi, kimileri içinse tatilin ortasında sönen bir hayal. Ne olursa olsun, gerçek ortada: Bodrum'un bu yaz manzarasına martıların sesi kadar sirenlerin sesi de karışıyor. Ve tekne sahiplerinden üreticilere kadar herkesin dönüp kendine şu soruyu sorması gerekiyor: Biz gerçekten bu kadar ateşe yakın yaşamak durumunda mıyız
Sanırım evet orman yangınları, tekne yangınları artık hiçbir şey şaşırtmıyor. Çünkü insanın olduğu her yerde doğaya bir zarar, bir eksiltme var; yangınlar da bir şekilde insana bağlanıyor. Ve sanki doğa, sürekli zorlanan bir şeylerin olduğunu göstermek ister gibi, bize ateşle cevap veriyor. Tekne yangınlarından almamız gereken ders nedir Elektrik yükünü azaltmak, bakımı aksatmamak ve sigortayı değil güvenliği öncelemek.


14 AĞUSTOS'TA KUZEY DENİZİ'NDE OLANLAR
14 Ağustos'ta Kuzey Denizi'nde sıradan bir gün yaşanmadı. Greenpeace aktivistleri, çağdaş sanatın en dikkat çekici isimlerinden Anish Kapoor'un hazırladığı Butchered adlı eylemi, bir fosil yakıt platformunda hayata geçirdi. Bu, yalnızca bir sanat gösterisi değildi bana göre, aynı zamanda küresel iklim krizine karşı yükselen kolektif bir sesin simgesiydi.