Kredi kartlarına düzenleme tüketiciyi nasıl etkiler

Kredi kartı borçları rekor kırıyor!

Bireysel kredi kartı borçları geçen yıla oranla yüzde 157 arttı, 1 trilyon 200 milyar liraya yükseldi. Ekonomi yönetimi yükselişin enflasyon ile mücadelede sıkıntı yarattığı görüşünde.

Merkez Bankası kredi kartlarına yönelik faiz, taksit ve kart limitlerinin sınırlanabileceği sinyali verdi. Peki, tek başına bu hamle enflasyonu baskılamaya yeter mi Yoksa kredi kartına getirilecek kısıtlama özellikle dar gelirli tüketiciyi olumsuz etkileyerek krizi derinleştirir mi Ekonomistlere sordum.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

DÜZENLEME YERİNDE OLUR ANCAK İNCE AYAR ŞART

Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan: "Borçlanmanın böylesine hızla arttığı bir ortamda kredi kartlarına düzenleme yapılması hem enflasyon ile mücadele hem de hane halklarının gereksiz borçlanmaya teşvik edilmemesi açısından gerekli ve yerinde olur. Ancak madalyonun arkası da var. Son dönemde yaşanılan enflasyon sürecinde satın alma gücünü ciddi şekilde kaybeden bir grup var. Bu grup 'mecburen', gelir dağılımın bozulmasından kaynaklı olarak, kredi kartı borçlanmasına gitti, hayatını kredi kartları ile idame ettirir hale geldi. Dolayısıyla bunu göz ardı edip, enflasyon ile mücadelenin yükünü onların üzerine bırakmak doğru olmaz. Merkez Bankası haklı ama zaruri kredi kartı borçlanması yapan hane halkı da... Bu sebeple buraya ince bir ayar şart!"

DAR GELİRLİ GÖZETİLMELİ

Peki, nasıl yapılacak o ince ayar Prof. Dr. Yazgan diyor ki: "Kredi kartlarına düzenlemenin tartışıldığı bir ortamda daha dün 3 kamu bankası kredi kartı nakit çekim ve faizlerini düşürdü. Bu aslında yanlış ama dediğim gibi satın alma gücü düşük bir kesim var ve onları zor durumda bırakmamak adına alınmış bir karar olduğunu düşünüyorum bunun. Ancak düzenlemeler genele doğru yapılmaz. Yapılırsa o zaman ihtiyacı olmayan da 'fırsattan' faydalanır. Geçim zorluğu içinde olmayan da gider, 'Kamuda faiz düşmüş' diyerek kredi kartından para çeker ve o parayı da mevduata yatırır. Siz dar gelirli için iyi bir iş yaptığınızı zannedersiniz ama öte yandan enflasyon körüklenmeye devam eder. Dolayısıyla zaten geliri yüksek olanların bu ve benzeri yardım ve düzenlemelerden faydalanmasını engelleyecek, dar gelirliye çözüm olacak yeni uygulamalar bulunmalıdır."

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

GENEL DEĞİL 'ÇEŞİTLENDİRİLMİŞ' DÜZENLEME YAPILMALI

Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayfer Gedikli: "Kart kullanımlarında yüzde 140'a varan artış, tüketim talebinin artması mı yoksa enflasyona bağlı fiyat artışlarından mı kaynaklı Önce bunu tespit etmek lazım. Örnek vereyim. Önceleri 500 liraya dolan sepet şimdi enflasyondan kaynaklı 3 katına doluyor. Ancak şu da bir gerçek ki enflasyonun getirdiği tüketici davranışı değişiklikleri de harcama hacminin yükselmesinde en az enflasyonla aynı oranda etkili oluyor. 'Yarın pahalanır' kaygısı ile gıda alışverişinden tutun beyaz eşyaya kadar birçok kalemde talep öne çekilmiş durumda. Stok yapmayan yok gibi. Dolayısıyla bu talebi baskılamak adına bir düzenleme yapılması uygundur. Özellikle lüks ithal ürünlerde taksitin azaltılması gibi tercihler talebi daraltır. Geçtiğimiz yıllarda- yurt dışından ithal edilen telefonlara taksitin kaldırılması gibi- benzer uygulamalar yapıldı, başarılı da oldu. Ancak başa dönecek olursam kredi kartı hacminin artması tüm bu saydığım durumlardan mı kaynaklanmış, evet ise bu artış hangi kalemlerde olmuş bunu sormak lazım. Eğer cevap, bireysel lüks tüketim kaynaklı ise kredi kartı düzenlemesi acilen yapılmalıdır. Ama harcamaların kaynağı 'geçim' mecburiyetinden, zaruri ihtiyaç ve enflasyona bağlı ise o zaman durup düşünmek lazım. Bu sorunun cevabına göre düzenlemenin genel değil çeşitlendirilmiş- belirli gruplar ya da belli grup mallara sınırlama konulması gibi- olması enflasyonla mücadeleye daha büyük katkı koyar."

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı


ARTIK FRENE BASMAK GEREK

MonayKurucusu, Türkiye'nin ilk kişisel para yönetimi kitabı yazarı Özlem Denizmen: