Hürriyet Tiktok'un merkezinde

Türkiye'de 18 yaş altı "uygunsuz" içerikler sebebiyle kapatılması gündeme gelen, Çinli ByteDance şirketine ait TikTok, ABD'de hâkim karşısındaydı. Biden yönetimi kullanıcı bilgilerinin Çin tarafından kontrol edilebileceği endişesi ile şirketin Ocak 2025'e kadar Amerikalı bir firmaya satılması ya da yasaklanmasını istemişti. TikTok kararı temyize gitti ve dün sözlü savunma verdi. Olası yasaklamanın ifade özgürlüğüne ağır bir darbe olduğu savunuldu. TikTok hem Türkiye hem de ABD'de böylesine gündemdeyken İrlanda, Dublin'deki şeffaflık ve hesap verilebilirlik merkezine girebilen 5 Türk gazeteciden biri oldum. Her dakika milyarlarca içerik üretilen platformda "savaş", "müstehcenlik", "madde bağımlılığı", "ırkçılık" gibi "zararlı" içeriklere nasıl müdahale ediliyor Gizlilik nasıl sağlanıyor Uygulamalı izleme şansım oldu. İşte TikTok'un işleyişi...

TOPLULUK KURALLARINA UYMAYAN İÇERİK SİLİNİYOR

TikTok, Türkiye'deki son sunumunda sadece 2023 yılında "zararlı" bulunan ve topluluk kurallarını ihlal eden 16 milyon içeriğin, yapay zekâ uygulamaları ve moderasyon ekipleri tarafından kaldırıldığına dikkat çekmişti: "İyi de nasıl" Binlerce farklı dilin konuşulduğu şu dünyada, kültürler birbirinden bu kadar farklıyken hangi içeriğin kime, neye göre "zararlı" ya da "müstehcen" olduğu nasıl tespit edilebiliyordu Dolayısıyla TikTok'un "beyni" İrlanda, Dublin'de Meta, Google gibi majör oyuncuların da ofislerinin de bulunduğu, "DocsValley"de TikTok'un Şeffaflık ve Hesap Verilebilirlik Merkezi'nden davet alınca hayır diyemedim.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

40 BİN KİŞİLİKMODERASYON EKİBİ

TikTok, "müstehcenlik", "nefret söylemi", "cinsiyetçilik", "ırkçılık", "şiddet", "terör" gibi "zararlı" içerikleri belirleme ve engelleme konusunda yapay zekâ teknolojilerinden faydalanıyor. Bu ve benzeri içerikleri gerçek zamanlı analiz edebilen ve yayınlanmadan kaldırılabilecek algoritmalar geliştirmiş. Ama önce "kime göre- neye göre zararlı" sorusuna da cevap olacak bir bilgi vereyim: Şirketin Türkçe dahil birçok dilde konuşan, 40 bin kişilik canlı bir moderasyon ekibi ve bu ekibin takip edeceği bir "TikTok Anayasası" yani başka bir deyişle topluluk kuralları var. İçeriklerin "zararlı" olup, olmadığının nasıl tespit edileceği ve yapılması gerekenler tek tek yazılmış. Ekipler önlerine gelen tüm içerikleri bu topluluk kurallarına bağlı kalarak izliyorlar. Zor iş. Bunu o masaya oturunca daha iyi anladım.

EN BÜYÜK GÖREVBİZLERİN

İtalya, Afrika ve Amerika'dan sisteme yüklenen 3 video geldi önüme. Birinde 3 kadın twerk (kalça dansı diyebilirim sanırım) yapıyordu, bir diğerinde küfür, ötekisinde ise seks işçisi bir kadının dansa daveti vardı. İçeriklerde "İşte bu!" denilebilecek bir çıplaklık yoktu. Yapay zekâ "zararlı mı" sorusuna net cevap veremediği için soru işareti ile videoları canlı moderasyona yönlendirmişti. Zaten zorluk da burada. Çünkü bu yönlendirme canlı ekiplerin milyarlarca dakikalık içerik izlemesi demek. Bu da demek oluyor ki canlı moderasyondan kaçan "zararlı" içerikler muhakkak var ve olacaktır. Dolayısıyla anladım ki güvenliği sağlamak her ne kadar şirket olarak TikTok'un işi olsa da sosyal medyanın "kiri"nden çocuklarımızı korumak aynı oranda bizim de işimiz. Neyi, ne kadar izlediklerini, kimlerle iletişimde olduklarını bilmek ve de sosyal medya ile ilişkimizi sağlıklı bir yerde tutmak zorundayız ki "tam" güvenlik mümkün olsun.